Fransız sinemasının son çınarı, yeri asla doldurulamayacak büyük mü büyük aktörü Alain Delon 24 Ağustos 2024 Cumartesi günü Türkiye saati ile 19’da son yolculuğuna uğurlandı.

 

Veda törenine Delon’un sağlığında isimlerini titizlikle belirlediği aile üyelerinden ve sevdiği dostlarından 40 kişi katıldı.

 

40? Hayır! 39+1.

 

39’u insan, 1’i ise Delon’un canından çok sevdiği “Son” köpeği Loubo. (Not: Lubo diye okuyun).

 

---

 

Alain Delon ölmeden önce yakınlarına son iki isteğini bildirmişti:

 

1-Beni evimin bahçesinde inşa ettirdiğim “Şapel”de (Not: Küçük kilise. İslam’daki “Mescit”in Hristiyanlık’taki benzeri) benden önce ölmüş olan köpeklerimin yanına gömün. Sakın devlet töreniyle uğurlamayın. Sessiz sedasız gitmek istiyorum.

 

2- Son köpeğim Loubo benden önce ölmemiş olursa, benden sonra nasıl ve kim tarafından hayatta tutulacak? O nedenle benim ölümümden hemen sonra onu da uyutun ve benimle birlikte koyun koyuna gömün.

 

---

 

Alain Delon, Fransa’nın orta kesimindeki Loiret ilinin Douchy kasabasında bulunan “La Brulerie” adlı neredeyse 700 yıllık şatoyu 1970’lerin başında satın aldı.

 

Şato o kadar tarihiydi ki… Örneğin, Fransızlar’ın ulusal kahramanı Jeanne d’Arc, ölüm yolculuğunda 1429’un 27 Şubat’ı 28 Şubat’a bağlayan gecesinde bu şatoda kalmıştı.

 

Alain Delon mülkü satın alınca, neredeyse harabeye dönmüş olan şatoyu devletin izniyle yıktırdı. Devlet onayı şarttı, çünkü şato özellikle freskleri nedeniyle ulusal kültür mirası sayılıyordu.

 

Yıkılan şatonun yerine güzel bir göl yaptırtan Delon, geniş bahçesinin bir köşesine de küçük bir kilise inşa ettirdi. Sonra yetkililerden ölümünden sonra o kilisede ebedi uykusuna yatma izini aldı.

 

Hayatından gelip geçmiş ve hepsine gözbebeği gibi baktığı köpeklerini kiliseye gömdürdü. Toplam 35 köpek!

 

Araziye de hayatının son yıllarını geçireceği bir konak yaptırttı.

 

---

 

Delon sık sık son uykusuna dalacağı kilisesini ziyaret ediyor, kendisine eşlik edenlere “Ölümden asla korkmuyorum. Hatta ölümü özlediğimi söyleyebilirim” diyordu.

 

Öyle de oldu. O şatonun arazisine yaptırdığı köşkte öldü.

 

O şatonun bahçesinin bir köşesine inşa ettirdiği küçük kiliseye gömüldü.

 

Böylece iki vasiyetinden ilki yerine getirilmiş oldu.

 

Peki, ya ikincisi?

 

Delon’un “Benden sonraya kalırsa ona kim bakacak?” diye kaygılanıp ötenazi edilerek yanına gömülmesini istediği son köpeği Loubo’nun kaderi?

 

Çocukları, “Loubo’nun bir evi ve ona bakacak ailesi var” diyerek köpeği uyutup Alain Delon’la birlikte gömmeyi reddettiler.

 

Ve Loubo, 39 insanın katıldığı cenaze töreninin 40’ıncı davetlisi olarak sahibini son yolculuğuna uğurladı. Son derece kederli, hüzünlü bir ruh haliyle…

 

Mail: erdal.safak@outlook.com


YAZARIN DİĞER YAZILARI