KUYUYA İLK TAŞI HANGİ ÇILGIN ATTI?

İş sonunda Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron’un akıl sağlığından kuşku duyulmasına neden olacak noktaya geldi. Macron, Avrupa ülkelerine “Ukrayna’ya asker göndermeleri” çağrısı ya da önerisi yaptı.

“Bekara karı boşamak kolay” der bir Türk atasözü. Macron’un oğlu, daha doğrusu hiç çocuğu olmadığı için, başkalarının çocukları üstünden stratejik hamle yapmaya kalkması, en hafif deyimiyle “Siyasi ahlaksızlık”tan, daha ağır ifadeyle de deliliğin son noktasından başka bir şey değil.

Fransızlar, Macron’u akıl sağlığının kontrolü için bir psikiyatri hastanesine gitmeye zorlarlar mı?

Bakalım, önümüzdeki günler ne gösterecek.

Biz bu çılgınlığın başına dönelim.

Avrupa’da “Ruslar geliyor”, “Putin’in orduları kıtayı işgal edecek”, “Bu savaş Ukrayna ile sınırlı kalmayacak”, “İskandinavya’dan başlayıp Baltık ülkeleriyle devam edecek Rus ordularının işgali Doğu Avrupa kapılarına kadar dayanacak” noktasına kadar varan Batı’nın bu cinnet hali gerçekçi mi?

Yoksa Ukrayna savaşından artık bezmiş olan Avrupa kamuoyunu yeniden ateşlemeyi mi amaçlıyor?

Gelin bu NATO çevrelerinin ve NATO üyesi ülkelerin yöneticilerinin bana göre halkla ilişkiler kampanyası olan, her gün yenilenen açıklamalarla bir demircinin körüğü gibi sürekli korku pompalayan çıkışlarının kronolojik bir hatırlatmasını yapalım.

---

Her şey, Ukrayna dış istihbarat servisinin Batı medyasına servis edilen bir raporuyla başladı. Tarih: 23 Aralık 2023.

Dış istihbarat şefi Oleksandr Litvinenko’nun hazırlattığı sözde gizli raporda Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’in Ukrayna savaşı sonrası planları anlatılıyordu.

Rapora göre, Putin, Ukrayna sonrası için 3 öncelikli hedef belirlemişti:

1-Moldova’yı işgal etmek.

2-Baltık ülkelerini işgal etmek.

3-Orta-Doğu, Afrika ve Balkanlar’da çatışmaları kışkırtmak.

Putin’in bir de Rusya için öncelikler listesi vardı:

1-Ülke içi istikrarı pekiştirmek.

2-Halkı seferber etmek.

3-Ekonomiyi güçlendirmek.

4-Silah ve askeri malzeme üretimini artırmak.

---

Raporda, Putin’in yeni istila veya işgal planları şöyle anlatılıyordu:

“Putin, Moldova’yı ve Baltık ülkeleri olan Litvanya, Letonya ve Estonya’yı ele geçirmeyi kafasına koydu. Bu ülkeler eski Sovyetler Birliği’nin batıdaki egemenlik alanlarını oluşturuyordu.

Olası istila veya işgalin alt yapısının hazırlanmasına başlandı: Putin’e göre sözkonusu ülkelerde yaşayan Rus kökenliler ve Rusya yanlılarının hakları çiğneniyordu. Bu da skeri operasyon için yeterli meşruiyet sağlıyordu.”

---

Ukrayna istihbaratının iddialarına Rusya’da bir “Yetkili” adeta yangına körükle gider gibi, inanılmaz bir psikolojik destek verdi:

Rus ordusunun emekli generallerinden, milletvekili ve Putin’in yakın çevresinden 56 yaşındaki Andrey Gurulyov, Rus devlet televizyonuna çıkıp şöyle bir açıklama yaptı:

“Putin’in tek hedefi Ukrayna’da zafer kazanmak değil. Onda sonra sıra başka ülkelere gelecek. Kazanacağız, başka seçenek yok. Daha sonra da devam edeceğiz.”

Ve ekledi: “Karpat Dağları’nı aşacağız. Kim bilir belki de Pireneler’e kadar uzanacağız.”

---

Gerisi çorap söküğü gibi geldi…

Koronun başını, olmazsa olmaz NATO Genel Sekreteri Jens Stoltenberg çekti. Görev süresinin sonuna iyice yaklaşmış olan ve uzatmaları oynayan Stoltenberg, NATO üyelerinin fitilini ateşlemek için Avrupa’ya adeta kıyamet senaryosu yazdı:

“Putin’i Ukrayna’da durduramazsak, diğer ülkeleri işgal edecek. O nedenle Ukrayna ayakta kalması gereken bir duvar.

Ukrayna’yı tutunması için yaptığımız ve yapacağımız yardımları da boşa harcanmış bir para olarak değil, Avrupa’nın güvenliği için yapılmış bir yatırım olarak görmeliyiz.

Ukrayna çökerse, Putin’i kimse durduramaz! NATO üyelerine peş peşe saldırır!”

Eh, daha sonra görevi iflah etmez koro üyeleri devraldı.

Bu felaket tellallarının ortalığa saçtıkları incileri de bir sonraki yazıya saklayayım…

Mail: erdal.safak@outlook.com