İyi şeyler de olmalı artık diyen bir çığlıkla uyandım bu sabah...

Dünya iyi bir yer olsun, savaş sözcüğü eski çağların içine gömülüp kalsın. "Çocuklar öldürülmesin, şeker de yiyebilsinler" diye bir şiir yazılmasın artık...

Nazım, huzur içinde uyusun yerinde... Bu hırsın, kinin, faşizmin içinde debelenen adamlar yüzünden kadınlar, çocuklar ağlamasın artık... Güneşli, güzel günler görmeye dair inancımız var olsun. İyi bir şeyler olsun. Sabahları gülümseyen, huzurlu bir kalple balkona çıkıp günü selamlayalım mesela... Mutlu uyanmak insanlık hakkı değil miydi?...

Rüzgar yüzümüzü okşasın. Güzel günleri düşünelim,yaprak döken ağaçlara sarılalım ,kışı bekleyelim mesela hevesle... Hatta en önemli işimiz bunlar olsun. Nedir bu korku imparatorluğu, nedir bu kasvet? Nedir bu ihtiras? Neden düşünmez kötüler, kaç yazımız kaldı diye?...

Kış güneşinin ısıttığı balkonda bir kahve içimlik keyif değil miydi hayat? Sadece o an işte... Eğer hiç bir yeriniz ağrımıyorsa, ılık bir güneş varsa, yaşamaya dair umudunuz da sizinleyse, ne ister insan ki başka? Neden anlayamazlar bunu? Dünya neden iyi bir yer olmasın? Neden gökyüzünün maviliği, günü yaşamak için en güzel sebep olmasın?...

Mevsimlerin değişen kokusu, yağmur, rüzgar, gün batımları, akşamın huzuru neden yetmez ki insanoğluna? Kalbimizdeki masumiyet nereye gitti? Ne zaman kirlendik biz bu kadar? AŞK diye bir şey varken hayatta, nedir bu üstümüzdeki tatminsiz hal? Gözbebeklerimiz bile gülebilir oysa, hatta ağız dolusu kahkahalar atabiliriz.

Akla hayale gelmedik hayaller kurabiliriz . Çok zor değil bütün bunlar.... AMA NEDEN ÖYLE BAKTINIZ Kİ ?... İyi bir şeyler de olamaz mı?...

Ebru BOZCUK Ekim 2023 /İstanbul