
Galler Prensesi Kate Middleton, geçirdiği kanser ve kemoterapi tedavisinden sonra yaşadığı zorlukları ilk kez anlattı.
BBC Türkçe'de yer alan habere göre; İngiltere'nin Essex bölgesindeki bir hastaneyi ziyareti sırasında konuşan Prenses Kate tedavi süreci için "bir tür cesur görüntü takınmaya çalışıyorsunuz" ama sonrası "gerçekten zor olabiliyor" ifadelerini kullandı. Prenses, kanser tedavisi sonrası yaşam konusunda ziyaret ettiği hastanede yaptığı konuşmada "Evde, belki de bir zamanlar alışkın olduğunuz gibi hareket edemiyorsunuz" dedi.
Prenses Kate, Royal Ascot at yarışına katılımını iptal ettikten sonra ilk kez kamuoyu önüne çıktı. Galler Prensesi, Ocak ayında geçen yıl teşhisi konulan kanserinin gerileme sürecine girdiğini söylemişti. Ancak son sözleri, iyileşmeye giden yolun aşama aşama ilerlediğini gösteriyor.
Prenses şöyle konuştu:
"Tedavi süresince metanet hissediyorsunuz. Sonra da 'Devam edebilir, normale dönebilirim' diyorsunuz. "Fakat asıl zor olanı sonraki aşama. Artık klinik bakım almıyorsunuz ama evde belki de daha önce alıştığınız gibi faaliyet gösteremiyorsunuz. "Bu herkesin hayatını değiştiren bir hastalık. İlk teşhisten sonra sadece hastanın değil, ailenin de hayatını değiştiren bir durum. "Ve aslında bazen gerçekten fark edilmiyor, özellikle de ilk seferinde nasıl büyük bir etkisi olacağını göremiyorsunuz. "Artık yeni bir normaliniz var ve bunu kabullenmek zaman alıyor. Beklendiği üzere kolay bir süreç değil. Gerçekte çok zorlu dönemlerden geçiyorsunuz.”
Prenses Kate "Tedaviniz bittiğinde, herkesin 'Artık tedavin bitti, daha iyisin' dediği bir dönem var, ama hiç böyle değil" dedi. Prensesin Ascot yarışlarına katılmaması dikkat çekmişti. Fakat saray kaynakları Kate'in bu sözlerinin, kendi iyileşme yolculuklarında zorluklarla karşılaşan diğer eski kanser hastaları için önemli bir mesaj olduğunu söyledi.
Prenses Kate, bu sözleri Colchester kentinde hastaların iyileşmesine destek olmak için kullanılan "iyileşme bahçesini" ziyareti sırasında söyledi. Prenses daha önce de doğanın iyileştirici gücünden bahsetmiş ve doğayı "sığınağı" olarak tanımlamıştı.