Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, kendisine "cunta başı diyen" Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Özgür Özel hakkında 500 bin liralık tazminat davası açtı. 

BBC Türkçe'de yer alan habere göre; Özel, CHP'nin cumhurbaşkanı adayı Ekrem İmamoğlu'nun tutuklanmasını "19 Mart darbe girişimi" olarak nitelendirmiş, Erdoğan için de "cunta başı" ifadesini kullanmıştı. Erdoğan'ın avukatı Hüseyin Aydın, X hesabından paylaştığı mesajda, Özel'in olağanüstü kurultayda "Cumhurbaşkanımızı hedef alan mesnetsiz ithamlar ile 'cuntacı' vb. hakaretamiz ifadeleri nedeniyle Ankara Asliye Hukuk Mahkemesinde 500 bin TL'lik manevi tazminat davası açıldığını" duyurdu. Aydın, Cumhurbaşkanına hakaret suçundan Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı'na suç duyurusunda bulunulduğunu da ekledi. 

Özel'den 'cuntacılık' suçlaması ve tepkiler 

CHP'nin 6 Nisan Pazar günü Ankara'da yaptığı 21. Olağanüstü Kurultayı'nda yeniden genel başkan seçilen Özgür Özel, kurultay sonrasında "Millet İradesine Sahip Çıkıyor" başlığıyla küçük bir miting düzenledi. Mitingindeki konuşmasında Özel, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı görevinden uzaklaştırılan Ekrem İmamoğlu'nun tutuklanmasını "19 Mart darbe girişimi" olarak nitelendirdi. Erdoğan için de "cunta başı" ifadesini kullandı. AKP'li isimler "Cunta eşittir CHP" sözleriyle tepki gösterdi. MHP lideri Devlet Bahçeli de benzer ifadelerle tepkisini ifade etti. 

ABD Başkanı Donald Trump'ın İmamoğlu'nun tutuklanacağından haberi olduğunu öne süren Özel, Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Erdoğan'a şöyle seslendi: "İmamoğlu'nun tutuklanacağından Trump'ın haberi vardı. 'Amerika'ya soruldu' açıklamaları var. Ne buradan ne oradan bir ses çıkıyor. Hepimiz biliyoruz ki bir irtibat da okyanusun ötesinde. "Erdoğan'a sesleniyorum, milletten oy alıp seçilen Cumhurbaşkanı Erdoğan'a değil, darbeye kalkışan cunta başkanı Erdoğan'a sesleniyorum. "Çık ve kendinden sonraki cumhurbaşkanına, rakibine yapmaya çalıştığın darbeyi, Amerika'nın icazetini alıp almadığını, gözümüzün içine baka baka söyle. "İşine geldiğinde oraya buraya sataşan, 'mandacı, himayeci' diyen Erdoğan aslında Amerikan mandasının peşinde, Trump'ın himayesinin peşinde. Cunta başı, seni yapılacak ilk seçimde ne Amerika kurtarır ne Trump kurtarır.” 

AKP'den tepki: 'Cunta eşittir CHP’ 

Özel'in bu açıklamalarına AKP'li isimlerden tepki geldi. AKP Sözcüsü Ömer Çelik, sosyal medya platformu X'ten yayımladığı açıklamasında, "Siyasi tarihimizde on yıllar boyunca cunta yönetimlerinin siyasi destekçisi her zaman CHP olmuştur. Demokratik siyasi sözlükte 'CUNTA EŞİTTİR CHP' yazar" ifadelerini kullandı. Erdoğan'a karşı bu ifadeleri kullanmayı "kötü niyetli bir siyasi cehalet" olarak nitelendiren Çelik, "Tipik bir CHP geleneğidir; demokratik yollarla seçilmiş iradeye cunta derler, karanlık cunta yönetimlerine ise demokrasi diye bakarlar" dedi. 

AKP Genel Başkan Yardımcısı Hayati Yazıcı da "Cumhurbaşkanı'na ve seçilmiş hükümete yönelik bu hadsizlik, demokrasiyi, millet iradesini hiçe sayan 'sorunlu' bir zihniyetin tezahürüdür" ifadelerine yer verdi ve Özel'i milletten ve Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan özür dilemeye çağırdı. Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanı Fahrettin Altun, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın "hayatını millet iradesine" adadığını belirtti; "Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan'a 'cunta başkanı' gibi ahlak dışı ve izansız hakaretlerde bulunmaları en hafif tabiriyle siyasi ahlaksızlıktır, had bilmezliktir" dedi. 

Bahçeli: 'Cunta demek CHP demektir’ 

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli de 7 Nisan Pazartesi günü yazılı bir açıklama yaparak CHP lideri Özel'in sözlerine tepki gösterdi. "Cunta demek CHP demektir, bunu bilmeyen de yoktur" ifadesini kullanan Bahçeli açıklamasına şöyle devam etti: 

"Sayın Cumhurbaşkanımızın meşruiyetini sözde tartışmaya yeltenmek, bununla da kalmayıp cuntacılıkla suçlamak bir nevi darbe çığırtkanlığından başka şey değildir.” 15 Temmuz darbe girişimini hatırlatan Bahçeli, "Türk milleti, Türkiye'de darbeler dönemini bizzat helal kanıyla kapatmıştır" dedi ve ekledi: "Sayın Cumhurbaşkanımıza ve hükümetimize darbeye heveslenenler CHP'nin çağrısıyla ortaya çıkacaksa, 15 Temmuz'dan daha acıklı bir sona hazır olmaları gerektiğini" de “hatırlattı". 

Bahçeli, Ekrem İmamoğlu'nun serbest bırakılması ve erken seçim yapılması talebiyle CHP'nin başlattığı imza kampanyası hakkında da "Hiç kimse boşuna imza toplayıp erken seçim hayali kurmamalıdır. Cumhur İttifakı'nın ortak iradesi seçimlerin zamanında yapılması yönündedir ve bu irade kesindir" ifadesini kullandı. 

Özgür Özel 8 Nisan Salı günü sosyal medya hesabından, Bahçeli'nin Meclis'teki eski bir konuşmasından kısa bir video paylaşarak yanıt verdi: "Sayın Bahçeli bana, 'Cumhurbaşkanımızı cuntacılıkla suçlamak akıl tutulmasıdır' demiş. "Yanıtını, 'henüz sarayla ortak olmayan' Bahçeli'nin kendisi versin" diye devam eden Özel, Bahçeli'nin konuşmasından şu alıntıyı yaptı: "Adaletin nefesini kesen iktidar kafası, kendi hukukunu, cunta yönetimlerini aratmayacak biçimde tesis etmektedir.” 

Hakan Fidan'dan Özel'e: 'Artık haddini bil!’ 

Dışişleri Bakanı Hakan Fidan da tepki gösterdiği açıklamasına, "Artık haddini bil!" sözleriyle başladı. "Cumhurbaşkanımız, milletimizden aldığı destekle senelerdir Türkiye'ye hizmet etmiş, her türlü vesayete karşı savaşmıştır" diyen Fidan, açıklamasında şu ifadelere yer verdi: "Haftalardır dış güçlerden medet uman, 'terk edilmiş hissediyoruz' diyerek yabancı başkentlerden destek dilenen Özgür Özel’dir." Özel, mitingdeki konuşmasında Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek'e de yüklendi. 

İstanbul Büyükşehir Belediyesi'ne yönelik yolsuzluk suçlamalarının içinin boş olduğunu savunan Özel, Bakan Şimşek'i MASAK raporu üzeriden eleştirdi. Özel, Şimşek'e, "Bir cunta vardır, cuntanın Maliye Bakanı da, cuntanın mali ayağı da, Türkiye'deki Bakan Mehmet Şimşek'tir" dedi. Maliye Bakanlığı'ndan yapılan açıklama ile Özel'e yanıt verildi. 

Açıklamada, "MASAK'ın adli mercilere ilettiği bilgiler, Bakanlık bilgisi ve onayı dışındadır. Bu süreçte, Sayın Bakanımızın ve Bakanlık makamlarının önceden bilgi sahibi olması veya müdahalesi söz konusu olamaz" denildi. İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı görevinden uzaklaştırılan Ekrem İmamoğlu 19 Mart'ta gözaltına alınmış ve 23 Mart'ta yolsuzluk suçlamasıyla tutuklanmıştı. İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'nın yürüttüğü soruşturmalar kapsamında İmamoğlu hakkında Mali Suçları Araştırma Kurulu (MASAK) raporu hazırlanmıştı

Fotoğraf: İHA