Bir mimari yapıt bazen bulunduğu kentin simgesi haline gelebiliyor. İşte onlardan 4’ü…

Bir mimari yapıt bazen bulunduğu kentin simgesi haline gelebiliyor. İşte onlardan 4’ü…

1-Azerbaycan’ın başkenti Bakü’deki Haydar Aliyev kültür merkezi:

Irak kökenli İngiliz mimar Zaha Hadid’in tasarımı olan merkezin inşasına 2007’de başlandı, 2012’de bitirildi. 8 kata yayılmış 57 bin 500 metrekarelik eser ayrıca bin kişilik oditoryum, çok işlevli bir salon, atölyeler ve bir müze barındırıyor. 

2-Fransa’nın Lyon kentindeki portakal rengi küp:

Fransız kadın mimar Dominique Jakob ,le Yeni Zelandalı mimar Brendan MacFarlane’ın ortak tasarımı olan bu eser yeniliğin, cesaretin ve iddianın örneği olarak gösteriliyor. Bunda elbette küb şeklindeki koyu portakal rengi görünümünün de büyük etkisi var. 2005’te inşasına başlanan 2011’de tamamlanan 5 katlı bina ziyaretçi kabul etmiyor.

3-İspanya’nın Calpe kentindeki Roja Duvarı:

Bu yapıtın merdivenlerini çıkarken önce pembe ve kırmızı renklere boğuluyorsunuz, daha sonra gökyüzü mavisine. Aslında 50 daireden oluşan bir konut veya  site projesi bu.

Barselonalı mimar Ricardo Bofill burayı bir labirent olarak tasarladı. Binanın terasında yüzme havuzu, sauna, jakuzzi ve solaryum bulunuyor.

4-Fransa’nın deniz aşırı toprağı Yeni Kaledonya’da Tjibaou kültür merkezi:

8 hektarlık bir arazi üstünde kurulu bu kültür merkezi, her biri 20-28 metre yüksekliğindeki 10 kulübeden oluşuyor. Bu kulübelerden 9’i bilinçli yarım bırakıldı. 

Paris’te Pompidodu Merkezi’ni gerçekleştiren İtalyan mimar Renzo Piano’nun projesi olan bu merkezdeki kulübeler cam, çelik ve ahşap karışımından oluşuyor. Böylece bölgenin bitki örtüsüyle mükemmel uyum sağlıyor. Ayrıca kasırgalara ve depremlere de dayanıklı. Her kulübede ofisler, konferans salonları bulunuyor.