Ana Sayfa Arama
Tekno-güzellik şirketi L’Oréal, Paris’teki Le Visionnaire’de düzenlenen ilk Longevity lansmanında, güzelliği uzun ve sağlıklı yaşamın temel bir bileşeni olarak konumlandırdı. Cilt sağlığının uzun ömürlü bir yaşamın ayrılmaz parçası olduğunu ortaya koyan şirket, güzellik sektörünün yalnızca semptomlara yönelik çözümlerle değil, kök nedenlere müdahaleyi hedefleyen bir dönüşüm içinde olduğunu vurguladı.

L’Oréal’in sunduğu L’Oréal Longevity Integrative Science, yaşlanmanın belirtilerine odaklanmaktan çok, biyolojik yaşlanmanın kök nedenlerine müdahale etmeyi hedefliyor. Hücresel aktivite, iletişim ve inflamasyonun cilt yaşlanması üzerindeki etkilerini araştıran bu çok boyutlu yaklaşım, cilt hücrelerinin sağlığını uzatmayı mümkün kılıyor.
Şirketin kozmetikte bu dönüşümün öncüsü olma kararlılığını vurgulayan L’Oréal Grup Araştırma, İnovasyon ve Teknolojiden Sorumlu CEO Yardımcısı Barbara Lavernos, "Longevity, bilimsel ve toplumsal bir paradigma değişimidir. Şirket olarak güzellik ve uzun yaşamın birbiriyle iç içe olduğu bir gelecek öngörüyoruz. Cilt sağlığı, canlı ve sağlıklı yaş alma yolculuğunun temelini oluşturuyor" dedi.
Biyolojik yaşın, güzellikte yeni referans noktası haline geldiğini ifade eden L’Oréal Grup İnovasyon Direktörü Vania Lacascade ise şunları paylaştı: "Biyolojik yaş artık gerçeğin ta kendisi. Sadece kronolojik yaş değil; biyoloji ve kişisel seçimler güzellik yolculuğunu şekillendiriyor. L’Oréal Longevity Integrative Science, her yaşta bireysel cilt sağlığı yolculuğunu tasarlamaya, yaşlanmanın izlerini önlemeye, onarmaya ya da kucaklamaya olanak tanıyor."
Bilimsel haritalama ve kişiselleştirilmiş yaklaşımlar
Yapılan açıklamaya göre L’Oréal Longevity Integrative Science, 15 yılı aşkın araştırma ve 40’tan fazla bilimsel yayının ışığında geliştirildi. Bu kapsamlı bilimsel birikimin sonucu olarak geliştirilen ‘Güzellik için Longevity Çarkı’, cilt yaşlanmasını hücresel, moleküler ve dokusal düzeyde ele alıyor. Şirketin tescilli Longevity AI Cloud teknolojisiyle desteklenen bu sistem, yaşlanmanın dokuz temel biyolojik belirtecini ortaya koyuyor.
Longevity AI Cloud, cilt gençliği ve canlılığıyla ilişkili 260’tan fazla biyo-belirteci analiz ederek, gözle görülmeyen mikro düzeydeki değişimleri bile tespit edebiliyor. Bu yaklaşım, güzellik endüstrisinde bir ilk olma özelliği taşıyor ve cilt ile saçın uzun ömürlü sağlığına dair kapsamlı bir biyo-haritalama sunuyor.
Bu bilimsel temelli yaklaşımı, yüksek teknolojiye sahip tanı araçları ve özel içeriklerle destekleyen şirket, tüketicilere kendi cilt sağlığı yolculuklarını kişiselleştirme ve yönlendirme imkânı sunuyor.
Gelişmiş tanı teknolojileri
Cell BioPrint, L’Oréal’in NanoEntek iş birliğiyle geliştirdiği ve çip üstü laboratuvar (lab-on-a-chip) teknolojisini kullanan bir cihaz. Bu sistem, beş dakikadan kısa sürede cilt altındaki longevity biyobelirteçlerini ölçerek, bireylerin yaşlanma süreçlerini anlamalarına ve yönlendirmelerine yardımcı oluyor.
Tru Diagnostic, L’Oréal’in epigenetik alanındaki uzmanlarla yürüttüğü bir iş birliği. Bu çalışma, gen ifadesinde zamanla meydana gelen değişimlerin cilt ve saç sağlığı üzerindeki etkilerini araştırarak, güzellik ile uzun vadeli hücresel sağlık arasındaki ilişkiyi ortaya koymayı amaçlıyor.
Yeni içeriklerle cilt sağlığında sürdürülebilir etki hedefleniyor
Mitopure (Timeline), hücrelerin enerji üretiminden sorumlu mitokondrileri yenileyen özel bir molekül. İsviçre merkezli biyoteknoloji şirketi Timeline tarafından geliştirilen bu içerik, şirketin stratejik yatırım fonu BOLD’un 2024 yılında şirkete ortak olmasıyla kozmetik formüllerinde de kullanılmaya başlandı. Timeline ayrıca, dünyanın en prestijli Longevity ödülü olan XPRIZE Healthspan yarışmasında Milestone 1 ödülüne layık görüldü.
Veminsyn iş birliği, şirketin düşük karbonlu biyoteknolojik üretim yöntemleriyle geliştirilen yeni nesil longevity bioaktifleri ve kozmetik bileşenlere ulaşmasını sağlıyor. Bu stratejik ortaklık, sürdürülebilirlik ve inovasyonu aynı potada birleştiren çözümler sunmayı hedefliyor.
Longevity ekosistemi bilimsel iş birlikleriyle genişliyor
Şirketin Longevity Integrative Science yaklaşımı, kurum içi araştırmalarla sınırlı kalmıyor. Şirket, dünyanın önde gelen üniversiteleri ve biyoteknoloji girişimleriyle stratejik ortaklıklar geliştirerek bu alandaki bilimsel derinliğini artırıyor.
Senisca ile Ar-Ge iş birliği
Çok yıllı bir araştırma ortaklığı kapsamında Senisca ile yürütülen çalışma, yaşlanmış ‘senescent’ hücreleri yeniden programlamayı hedefliyor. Bu hücreler, genç ve sağlıklı hücrelere kıyasla farklı işlev gösteriyor ve Longevity alanında kritik bir rol üstleniyor.
Uluslararası bilimsel iş birlikleri
Dr. Andrea Maier (National University of Singapore): Cilt ve iç organlar arasındaki etkileşimi inceliyor.
Prof. Andor Pivarcsi (Uppsala University, İsveç): Epigenetik ve cilt sağlığı üzerine çalışıyor.
Prof. Benjamin Loos (Stellenbosch University, Güney Afrika): Cilt hücrelerinin yaşlanma sürecindeki otofaji mekanizmasını araştırıyor.
Prof. Rob Knight (University of California, San Diego): Cilt yaşlanması ve mikrobiyom ilişkisine odaklanıyor.
Dr. David Luu: Longevity alanında girişimci ve teknoloji uzmanı olarak katkı sağlıyor.

İhlas Haber Ajanası
İhlas Haber Ajanası

Fenoreporter’deki bu bölümde, İhlas Haber Ajansı (İHA) tarafından sağlanan haberler, herhangi bir editoryal müdahale olmaksızın doğrudan ajans kanallarından iletildiği şekliyle yayınlanmaktadır. Bu alanda yer alan tüm haberlerin hukuki sorumluluğu, haberi ileten ajanslara aittir.