İnsanın soluduğu hava kurur mu,?

Ya da göz bebekleri söner mi sessizce

Sac telleri boğulur mu, okyanus nöbetleri geçirir mi?

Tırnakları hapsolur mu kadere veya ruhunun dehlizlerinde mi aramalı boşluklarını..

Ses tellerine hapsolmuş bir özbenlik meselesidir belki de..

Biraz ben de, biraz sen de

Saçakları yanmış bir bilgi kirliliği, bir   Akım, bir yok oluş, bir var oluş

Koşulların oyuncağı olmuş gibi saçma ve başka..

Yokuşlar başka, rampalar başka, sen başka, ben başka kıvrımlar başka

Ve en önemlisi de başkalar en başka ...

 

9 Nisan 2014

Sevim Gözaydın


YAZARIN DİĞER YAZILARI