Mitolojinin entelektüel alanda edebiyat,  tarih ve genel kültüre katkısı çoktur ve oldukça renklidir, çoğu yazara ve sohbetlere kaynak olmaktadır. Yunan mitolojisi sanat alanında resimlere ilham olmuş, Avrupa’da tapınakların duvarlarını kaplayan muazzam resimler ile sanki Tanrı ve Tanrısallık ifşa edilir gibi çizilmişlerdir. Yine Yunan mitolojisi edebiyatta Tanrı’yı, insana ve zorlu mücadelelere katıp efsaneler yazdırmış ve; “Efsaneler, Olimpik olanın (Gök Boşluğu/Tanrı) Kitonyen olan ile (Yeryüzü/İnsan) buluşmasından ortaya çıkar” diye belirtilmesini sağlamış.

 

Hindistan’daki tapınakların duvarlarında ve içlerinde bulunan süsleme ve işlemeler “Tanrı sipariş etmiş gibi” diye bir yorum uyandırmakta insanda, süsleme ve işlemelerde sanki Gravüt (Gök ile yerin birleşmesi) işlenmiş gibi. Süsleme ve işlemeler gizli olan bir işleyişi veya şeyi insanlara bildiriyor, zaman üzerinde hüküm süren bir kudretin varlığını anlatıyor gibiler; anlatılmak istenen bilgi ve hissi anlamak veya okuyabilmek için ise Vefk veya Remil İlmi marifeti gerekiyor.

 

 

tanricalar ve kendileri

 

 

Mısır mitolojisindeki büyük ve belirgin semboller Vefk ile küçük sembollerin dizimi ve anlatılmak istenen ise Remil İlmi ile yapılmıştır diye belirtilmektedir. Mısır Medeneyit’inde rahiplerin öğrencilere öğretmeye çalıştığı ve inisiyasyonda (Yaşarken ölmek/Zihinsel dönüşüm) ortaya çıkarılmak istenenin Vefk ve Remil İlmi olduğu belirtilmektedir. İnisiyasyon’un İslam Kültürü’nde Gark olarak ortaya çıkması ve Vefk ve Remil İlmi isimlerinin buradan geldiği ve İslam’dan önce hangi isimlerin verildiği bilinmemektedir, bildirilmemiş veya günümüze ulaşamamıştır.

 

Dünya tarihinde hangi fantastik veya kurgusal biçimde olursa olsun, efsanevi veya sıradan nasıl anlatılıyor olursa olsun, yüzyıllar önce veya bugün ne zaman anlatılmış olursa olsun var olan gündelik yaşantıya etki eden güçlerin hareketi, etkisi veya bilgisi anlatılmak isteniyordur; çünkü gündelik yaşantı gerçektir ve bu gerçeğimize etki eden güçleri fark etmek ve bilgisini toplamak zordur. Yunan Mitolojisi de bu gerçekleri kendince anlatmış ve bir kısmını Tanrıçalar diyerek belirtmiştir. Yunan mitolojisinde Tanrıçalar diye belirtilen güçlerin sosyolojik yaşantımız veya gündelik yaşantımız içerisindeki karşılıkları şöyledir;

 

-Hera: Hayat’dır; Kabulleri ve doğruları etkileyen, topluluk ve grupları bir arada tutan ve canlılığı etkileyen tanrıçadır.

-Demeter: Tabiat’dır; Kabul eden (Kün), bereket, nasip ve kısmet tanrıçasıdır.

-Athena: Sezgi’dir; İlham, gözlem ve bilgisi olmayan hakkında bilgi açığa çıkartan tanrıçadır.

-Medusa: Esma’dır; Bilme, bildirme ve düzenleme tanrıçasıdır; birçok bilişi ve benliği olan tanrıçadır.

-Afrodit: Kendi/O’dur; İtilim, mantık ve doğrultma tanrıçasıdır.

-Artemis: Gizem’dir; Mucize, sihir, ölçü ve uygunluk tanrıçasıdır.

-Gaia (Gea): Tanrı’dır; Canlılara benlik ve canlılık verir; Tohum’un kendisidir, Kök’dür ve Toprak Ana’dır.

 

 

Murat Dal

Sosyoloji ve Felsefe Araştırmacısı-Yazar


YAZARIN DİĞER YAZILARI