Dert veya karşıtı olan "Rahatlık", insanın ilgisini, algısını ve önceliğini değiştirmektedir; sınıf farklılıklarının kökü burasıdır diye düşünen düşünür sayısı az değildir. Bu dert veya rahatlık kişisel değil de toplumsal ise yaşam olguları hareket etmiş demektir ve etkilenen toplum ve milletlerde ilgi, biçim ve bilgi değişir; bunu bugünlerde yaşanan depremde (8 Şubat 2022) ve etkilenmelerimizden biliyoruz. Örneğin; Doğa olgusunu gerçekleştirdiğinde afetler oluşur ve şehirler değişir, Hayat olgusunu gerçekleştirdiğinde kültürler ve bilgi değişir; birleşmek, bir araya gelmek, ayrılık veya değiştirmek ortaya çıkar. Tanrı kendi olgusunu gerçekleştirdiğinde inançlar ve bilgisi değişir; insanlar tarih ile çatışma yaşar, toplumda Tanrı sözcüleri ve kalemleri ortaya çıkar, Tanrı’ya ait olduğu düşünülen her şey eleştirilip, düzenlenir ve yeniden biçimlendirilir.

 

sosyolojide olgular

 

Toplumsal etkileşimdeki usul ve üsluplar, toplumların fiziksel yaşam düzenleri, toplumların bilinir kültür ve inanışları ve insanların tarz ve ait olduğu millet ve kültürel sınıflar unsurların olgu hareketlerini gerçekleştirmesi ile biçimlenir, gelişir ve son uca ulaşır. Sosyolojinin ilk sorusu olan “İnsan Ne İle Yaşar?” sorusunun içerisinde gizlenmiş olan, İnsan Yaşantısını Belirleyen Nedir? veya İnsan Yaşantısına Yön Veren Nedir? soruları buradan ortaya çıkmaktadır. Şapka takan insanların “Güneş’i görüyorum veya Güneş’in altında yaşıyorum” anlamı ile eşleştiklerinden şapkalarını taktıkları halk hikayelerinde anlatılmaktadır. Güneş kendi olgusunu gerçekleştirdiğinden canlılık devam eder, Tabiat kendi olgusunu gerçekleştirdiğinden tokluk devam eder, her şey toprak olur, Ay olgusunu gerçekleştirdiğinden zihin ve algı dengeli kalır, Gece ve Gündüz de olgusunu devam ettirdiğinden yaşam düzenli ve planlanır bir biçim alır.

 

sosyolojide olgular

 

Unsur, etkinlik ve ortaya çıkartma bakımından Olgu’dan farklıdır. Unsur: Birçok şeyin kendisinden türediği sebebe denir. Dolayısıyla her unsurun başlatma, geliştirme ve sona ulaştırma gücü vardır. Üst paragrafta belirttiğim Tanrı, Doğa, Hayat, Gizem, Güneş, Ay, Tabiat, Gece ve Gündüz sosyolojinin unsurlarındandırlar ve her birinin olgusu vardır. Olgu, Unsur’un hareketinden ortaya çıkar ve Olgu: Bir unsurun kendi varlığını bildirmek (Bir değişim veya hareketin sebebi olarak görülmek), etkilediği şeyleri biçimlendirmek, onlara yön vermek ve onları düzenlemek gücü hareketidir. Sosyolojik unsurlar ve olguları Bilim’in çalışma alanı içerisine girdiğinden beridir toplumların kendilerine duyduğu inanç zayıflamış veya önemini kaybetmiş olsa da sosyolojik etkinliklerini devam ettirirler: Halk, sosyolojik unsurları bilip inanç duyarken, Bilim bunların sosyolojik olgularını ve olgusal hareketlerini açıklar. Toplum unsurlar ile Bilim ise olguları ile ilgilendiğinden, Bilimciler inanç esaslı insanları ve toplumları gerici bulurlar; çünkü toplum, bilimin açıklayabildiği şeye karşı bir inanç, bir ibadet, bir kudret, bir lütuf atfediyordur. Ancak halk yalın düşünüp, güçlü hisseder; bu unsurlar ve olguları birileri tarafından açıklansın veya açıklanamasın, bunlar yaşamları başlatandır, yaşayan şeyin canlı kalmasını sağlayandır, canlılara nefes aldıran ve insanlara, hayvanlara ve bitkilere yaşam sağlayan kutsal kudretlerdir.

 

 

Murat Dal

Sosyoloji ve Felsefe Araştırmacısı-Yazar


YAZARIN DİĞER YAZILARI