Sinoz Kozmetik Marka Müdürü Yavuz Selim Çörekci Fenoreporter’a Konuştu!

Mağazası olmayan bir marka olarak e- ticarette başarıyı yakalayan Sinoz Kozmetik’in Marka Müdürü Yavuz Selim Çörekci ‘‘Markalaşmak için mağazalaşmak şart değildir’’ diyor. Türkiye’de ilk Influencer marketing uygulamasıyla piyasada yerini alan Sinoz Kozmetik’e merak ettiklerimizi sorduk!

 

 

Röportaj:Berna Yılmaz

 

 

Sizi tanıyabilir miyiz?

 

Ben Yavuz Selim Çörekci, 23 yaşındayım. Bilgisayar programcılığı mezunuyum. Erken yaşlardan beri e-ticaretle uğraşıyorum. Sinoz Kozmetik’de marka müdürü olarak faaliyet göstermekteyim. 

 

 

Sinoz nasıl ortaya çıktı, markalaşma sürecinden bahseder misiniz?

 

Sinoz Kozmetik olarak 2008 yılından beri %100 yerli sermayeyle cilt bakım ürünlerimizi doğanın zengin özleri ve teknoloji ile birleştirerek, farklı cilt tiplerinin ihtiyaçlarına uygun olarak üretip müşterilerimize sunmaktayız. Kurulduğu günden beri her yıl düzenli olarak büyüme eğilimi gösteren markamız, her geçen gün büyümeye ve daha fazla insanın favori markası olmaya devam etmektedir. Sinoz Kozmetik, kaliteli ürün ve doğru reklam politikalarıyla birlikte kısa sürede başta Türkiye’de ve zaman içerisinde tüm dünyada popüler cilt bakım markalarından biri olmuştur.

 

 

Sinoz’un yurt içi satış faaliyetleri nelerdir?

 

Sinoz 2020 yılına kadar sadece online olarak satış faaliyeti gösterse de 2020 yılı itibariyle kozmetik mağazalarında yer almaya karar vermiştir. Şu anda online olarak Trendyol, Hepsiburada gibi pazaryerlerinde varlığını sürdürürken aynı zamanda Gratis, Watsons, Rossman gibi kozmetik marketlerde de varlığını sürdürmektedir.

Sinoz Kozmetik önümüzdeki yıllarda kendi fiziksel mağazalarını açmayı planlamaktadır.

 

 

Hangi ülkelere ihracat yapıyorsunuz, global pazardaki yerinizden bahseder misiniz?

 

Sinoz Kozmetik olarak başta Hollanda/Amsterdam merkezli ofisimizle birlikte tüm Avrupa ülkelerinde faaliyet göstermekteyiz. Mısır, Kıbrıs, Irak, Kuveyt, Filistin, Çin, Japonya, İsviçre gibi 25’den fazla ülkeye ihracat yapmaktayız.

2022 yılında Amsterdam’da bir adet, Irak’ta iki adet mağazamız açılmıştır.

 

 

Mağazası olmayan bir marka olarak E- ticarette başarıyı nasıl yakaladınız?

 

Markalaşmak için mağazalaşmak şart değildir. Sinoz sadece E-Ticaret ile milyonlarca insana ulaşmayı başardı. Markamız Türkiye’de ‘Influencer Marketing’ pazarlama yapan ilk markadır. Kaliteli ürün, doğru reklamla birlikte e-ticarette büyük bir başarı elde ettik.

 

 

24K Gold Beauty Serum nasıl ortaya çıktı, altını cilt bakımı ürünü yapma fikrinden bahseder misiniz?

 

Altının insan cildine birçok olumlu etkisi bulunuyor. Özellikle cildi gençleştirme etkisi. Yaşlanma karşıtı özelliği altının kozmetik sektöründe de kullanılabileceğini göstermiştir.

Uzun süren araştırmalar sonucunda Sinoz AR-GE ekibi, yaşlanma karşıtı Sinoz 24k Altın Serumu çıkardı. Altın serum çıktığı ilk günden beri insanların severek kullandığı, satış rekorları kıran inovatif bir ürün oldu. 

 

 

Favori ürününüz var mı?

 

Ürünlerimizin hepsi bizim için favori ürünümüzdür. Ama benim en favori ürünüm Sinoz Vücut Peelingi.

 

 

Ar-Ge çalışmalarınızdan bahseder misiniz?

 

AR-GE ekibimiz bilimsel ve doğal içeriklerle en iyi ürünleri müşterilerimize sunmak için çalışıyor. En son AR-GE çalışmalarımızla Sinoz ailesine vücut güneş ürünleri katıldı. Sinoz No:16 ailesine yeni ürünler AR-GE çalışmaları sonucunda yakın zamanda eklenecektir.

 

 

Sosyal sorumluluk projelerinizden bahseder misiniz?

 

Sinoz Kozmetik olarak sosyal sorumluluk projelerine önem veriyoruz. Kadın sporcuları destekleme, ürün yardımları ve öğrenci bursları gibi pek çok kanal üzerinden KSS çalışmaları gerçekleştiriyoruz. Kadın sporcumuz Sabriye Şengül’e sponsorluğumuz bulunuyor. Buna ek olarak kış döneminde özellikle Doğu Anadolu Bölgesi’ndeki köy okullarına çocuklar için bot-mont ve el kremi yardımları gerçekleştiriyoruz.

 

 

Sinoz kozmetiğin hedef kitlesi yalnızca kadınlar mı?

 

Müşteri kitlemizin büyük bir kısmını kadın tüketiciler oluşturmakta. %80 gibi büyük bir pay kadın tüketicilerden geriye kalan %20’lik ufak kısım ise erkek tüketicilerimizden oluşuyor.