Hibya, 'Ekonomi Sohbetleri' kapsamında, iş insanı Mustafa Akın Özerdem'i Hibya stüdyolarında ağırladı. Sohbet havasında gerçekleşen yayında, yerel seçimler, CHP’deki değişim ve yeni yürürlüğe giren 7471 sayılı kanun ve bunun yerel seçimlerdeki etkisi konuşuldu.

Mustafa Akın Özerdem mayıs ayında yapılan seçimlere ilişkin yaptığı açıklamada,  "Türkiye’nin deneyimlediği bir 21 yıllık iktidar deneyimi var. Benimde mensubu olduğum Cumhuriyet Halk Partisinde üstlendiği bir ana muhalefet pozisyonu var. Bu pozisyon uzun yıllardır devam ediyor." ifadesini kullandı.

Moderatör İlkay Arıkan, seçimlerde yaşanan ittifaklara değindi. İttifakları muhalefet bloğu olarak değerlendiren Özerdem, “Bu aslında muhafazakar milletiyetçi bloğu. Milliyetçi Hareket Partisi'nin (MHP) orada bulunma sebebi tamamen kilit parti olma amacı. Bunuda başarmış durumda. MHP muhalefet pozisyonunu daha fazla sürdüremedi.” dedi. Arıkan, Özerdem'e AK Parti'nin 50+1'den vazgeçme istedğinin kriz yaratıp yaratmayacağını sordu. Özerdem, "Kriz kesinlikle yaratır. Ama orta yolu bulurlar. Erdoğan sonrası diye de bir gerçek var." yanıtını verdi.

Yerel seçimlerde İstanbul ve Ankara'yı hangi partinin alacağının önemli olduğunu söyleyen Mustafa Akın Özerdem, "İstanbul ve Ankara'yı hangi partinin alacağı önemli bir şey. Bir de mayıs ayındaki seçimler bunun rövanşı ben Sayın Erdoğan'ın da bunu böyle gördüğünü düşünüyorum.” diye konuştu.

"Rezerv yapı alanları yeniden tarif ediliyor”

Özerdem, 7471 Afet Riski Altındaki Alanların Dönüştürülmesi Hakkında Kanun'a ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Mustafa Akın Özerdem, yasada önemli değişikliklerin olduğuna dikkati çekerek şunları dile getirdi:

"Büyükşehir belediyeler siyasi kazanımların yanında ekonomik kazanımlarda elde ediyor. Yasada önemli değişiklikler var. Rezerv yapı alanları yeniden tarif ediliyor. Bunun tespiti idareye hatta Cumhurbaşkanına bırakılıyor. Yeni yerleşim yeri ifadesi çıkartılıyor. Burada özel mülkiyet konusu gündeme geliyor. Bu önemli bir detay. Belediye kanununda belirtilen belediyelere ait arazilerin ve koruma altındaki taşınmazlarında koruma altına alınacağını söylüyor. iktidar kendi belediyelerinde bunu uygulamaz ama muhalefet belediyelerinde uygulayabilir. Çok dikkatli takip edilmesi lazım."