Bundan 6 yıl önce İngiltere’nin Hampshire bölgesindeki Micheldever kasabası yakınlarında polisler bir soruşturma için terkedilmiş ve yabani otların kapladığı çiftlikte bir samanlığı ararken, bir ceset buldular.

Fenoreporter - Dış Haberler Servisi

Soruşturmayı yürüten ekibin başı, cinayet masası şefi Douglas Utting, “Hayır, bir ceset değil, çok yıllar önce ölmüş bir adamın iskeletini bulduk” diye konuştu. İskelet, 50 yaşlarında, 1,77-1,80 arası boyda, kahverengi saçlı bir Kafkasyalıya aitti. İskeletin çevresinde tütün, sigara sarma kağıdı vardı. Ve de elbiseleri, gözlüğü, bir polisiye roman ve zor bir hayat geçirdiğini gösteren” bir takım eşya. Hepsi bu. Polis ne pasaport buldu, ne ehliyet, ne de kimliğini belirlemeye yarayacak herhangi bir belge.

Yüzük, mücevher (Örneğin boyunda altın zincir)ya da kollarında veya bedeninde dövme de yoktu. Bunlardan herhangi biri olsaydı, kimliğini belirleme çalışmaları epey mesafe alırdı. Dahası, ölüm nedeni bile bilinmiyordu. Daha oğrusu esrarını koruyordu. Çünkü iskelette şiddet uygulandığına ilişkin hiçbir iz yoktu. Silahla öldürüldüğüne veya intihar ettiğine iişkin bir bulgu da bulunmuyordu. Sonunda adamın doğal nedenlerle öldüğü sonucuna varıldı. Ama dosya kapanmadı. Zira Hampshire polisi iskeletin diş fırçasından ve dişlerinden aldığı DNA örnekleriyle bilimden yardım istedi. O da pek fayda etmedi. Sözkonusu iskeletten alınan DNA örnekleri İngiltere’de suçlular ve kayıp kişiler DNA’larının toplandığı bilgi bankasıyla eşleştirildiğinde, hiçbir sonuç elde edilemedi.

Son çareye başvuruldu: Antropolog Chris Ryann kafatasından yola çıkarak cesedin olası yüzünü görüntüledi ve bunu medya aracılığıyla kamuoyuna yayıp yardım istedi. Yıl: 2019. Ve birdenbire hikaye bambaşka ve de hiç beklenmeyen bir yöne kaydı.

İskeletin bulunduğu çiftliğin yakınlarındaki Itchen Stoke köyünden bazı görgü tanıkları Hampshire polisine başvurarak o adamın 2012’de kapılarını çalıp tarlalarında bir çadır kurma izni istediğini, çünkü yolunu kaybettiğini söylediğini anlattılar. Adamın isteğini kabul ettiler.

Bulunan iskeletin yüzü bilgisayarda yeniden yaratıldı

“Epey gür saçları vardı, Fransız aksanıyla da olsa oldukça iyi İngilizce konuşuyordu” dediler.

Hatta çadır kurmak izni için kapılarını çaldığında onu akşam yemeğine alıkoyduklarını, ancak aradan epey zaman geçtiği için neler anlattığını hatırlayamadıklarını söylediler. Meçhul yabancıya akşam yemeğine ikram edip, geceyi de evlerinde geçirmesine izin verdikleri çift, ertesi sabah adamın veda ederken “Israrla teklif ettiğimiz yiyecek ve bir miktar parayı istemeye istemeye kabul etti. Sonra da kırlara doğru yürüdü. Bir daha kendisini göremedik” dediler.

Yün bereli adamın bir başka canlandırılması.

Bu yeni bulgular sayesinde Hamshire polisi yeniden bilimden yardım istedi. Reading Üniversitesi’nin Doktor Stuart Black’in yönettiği araştırma ekibi adamın nereden geldiğini belirleyebilmek için dişlerini analiz ettiler. Çünkü dişlerdeki “İzotoplar”, tıpkı parmak izi gibi insanın nereden geldiğini belirlemeyi sağlayabiliyordu. Doktor Stuart Blacak, “Dişlerin mineleri çocukluk yaşlarında oluşur. Tüketitğimiz besinlerdeki ve sudaki kimyasal atıklar iz bırakır. Bu da o insanın nerede doğup büyüdüğünü bile gösterir” diyor. Doktor Stuart Black’in analizleri adamın hayatının ilk 12 yılını Fransa’nın güneyinde İsviçre’ye kadar uzanan geniş bir bölgenin herhangi bir yerinde geçirdiği sonucunu verdi. Beslenme rejimi o dönemde çok balık tükettiğini de gösteriyordu.

Köydeki görgü tanıdıkları adamın adını da unutmuşlardı. Ama Fransa’dan geldiğini, orduda görev yaptığını, bir yaralanma sonrası kısmen sağır olduğunu anlattığını hatırladılar. Kendisi de eski asker olan tanıklardan biri, “Adamın gerçekten bir asker yürüyüşü vardı. Eşyalarını toplarken de askeri disiplin kurallarını uyguluyordu” dedi. Meçhul adam veya iskelet, tanıkların anlattıklarına göre, ünlü Fransız aktrist Catherine Deneuve’in yanında çalıştığını da söyledi. Ancak, Hampshire polisi başvurduğunda, Deneuve’ün çevresi bu bilgiyi doğrulayamadı.

İngiltere’ye geliş nedeni de öğrenilemedi. Görgü tanıklarına göre, “İngiltere’de kısa süre kalıp, kız arkadaşıyla buluşmak için İrlanda’ya geçeceğini” söylüyordu. Bazı tanıklar, “Aklından zoru olabilir izlenimi edindik” iddiasında bulundular.

Sonuç? Cevap: Belki bir firariydi. Ama herhalde bir zanlı veya suçlu değildi. Çünkü öyle olsa DNA bankasında mutlaka izi bulunurdu. Esrarengiz ve çözümsüz bir olay olarak arşivlere girdi.