Torino’daki kefen uzun yüzyıllar boyunca çarmıha gerilen İsa’nın ölü bedenini örten kumaş olarak kabul edildi. Yeni bir analiz bu iddiayı biraz daha güçlendirdi.
Fenoreporter - Dış Haberler Servisi
Kuşaklar boyunca önce din adamları, daha sonra da bilim insanları İsa’nın cansız bedeninin çarmıhtan indirildikten sonra sarıldığı kefeni bulmanın veya belirlemenin hayallerini kurdular. Yeni bir araştırma bu arayışa ya son verecek ya da sil baştan yapacak.
1350 yılından beri sararmış bir yün kumaş, Hazreti İsa’nın gerçek kefeni olarak ilan edildi. 4,42 metre uzunluğunda ve 1,13 metre genişliğinde olan bu kumaş Torino’daki Saint-Jan-Baptiste katedralindeki Guarini şapelinde korunuyor. Kumaşta ya da kefende bir adamın önden ve sırttan yara izleri bulunuyor. Bunların çarmıha gerilmenin izleri olduğu öne sürülüyor. Yani, İsa’nın izleri.
1980’lerde yapılan bir araştırmada kefenin sahte olduğu sonucuna varıldı. Bu, yüzyıllar önce, 1389’da Arcis de Troyes Başpiskoposu Pierre’in görüşlerini doğruluyordu. Şöyle demişti: “Bu kumaş parçası İsa’nın kefeni olamaz.”
Son dönemde daha ileri teknolojilerden yararlanarak yapılan araştırmalar, tartışmaları yeniden başlattı.
Kefeni derinlemesine incelemek için X ışınlarını kullanarak tarihleme yapan bilim insanları, Torino’da saklanan kumaşın Hazreti İsa döneminden kalma olduğu sonucuna vardılar. Bir başka deyişle, kumaş 2 bin yıl öncesinden kalmaydı.
İster inanın, ister inanmayın!