8 yıl öne kalp nakli olan Yeni Zelandalı bir genç kadın Avustralya'ya gitmek için havaalanına bir poşetle geldi. Poşette eski kalbi vardı.

Havaalanlarının güvenlik görevlileri herhalde bugüne kadar romanlara konu olacak kadar ilginç olaylarla karşılaştılar. Ancak Yeni Zelanda'daki bir havaalanının görevlileri hayatları boyunca unutamayacakları bir olaya tanık oldular. Avustralya’ya gidecek uçağa binmeye hazırlanan bir kadın el bagajı yerine bir poşet taşıyordu. Poşetin içinde de bir kalp bulunuyordu.

30 yaşındaki Jessica Manning adlı kadın, doğuşundan bu yana geçirdiği 200’ü aşkın ameliyattan sonra, hem kalp, hem de karaciğer nakliyle hayata tutunmuştu. Jessica bu çifte nakil operasyonundan sonra doğal kalbini bilime bağışlamaya karar verdi. Ancak kalbini alan bilim kuruluşu 10 ay sonra iade etti.

O da kalbini bir plastik poşet içinde evinde saklamaya karar verdi. Avustralya’ya taşınmaya karar verince kalbini de yanında götürmek istedi. Ancak havaalanında bir sıkıntı doğdu. Güvenlik görevlileri artık atmayan bir kalbin Avustralya’ya sokulmasının bir sağlık sorununa neden olup olmayacağını bir çok uzmana danıştılar. Sonunda Jessica’ya eski kalbiyle birlikte uçması izni verildi.

Avustralya’ya inişinde de sorunla karşılaştı tabii. Orada da görevlilere bir saat dil döktükten sonra kalbiyle birlikte ülkeye girebildi. Şimdi Jessica ve eski kalbi birlikte Avustralya’da yeni bir hayata başladılar. Jessica eğitmen olarak bir okulda görev yapıyor. Eski kalbi ise bir dolapta çürümesini önlemek için ilaçlanmış olarak duruyor.