Hatay Baro BaÅŸkanı Hüseyin Cihat Açıkalın, Demokrat Parti Genel BaÅŸkan Yardımcısı Ä°lay Aksoy ile yaptığı canlı yayında Hatay'daki mülkiyet ve moloz sorununa dikkat çekerken çarpıcı ifadeler kullandı. 

Hatay Baro BaÅŸkanı Hüseyin Cihat Açıkalın, Demokrat Parti Genel BaÅŸkan Yardımcısı Ä°lay Aksoy ile yaptığı canlı yayında Hatay'daki mülkiyet ve moloz sorununa dikkat çekerken çarpıcı ifadeler kullandı. Hatay Baro BaÅŸkanı Hüseyin Cihat Açıkalın, Demokrat Parti Genel BaÅŸkan Yardımcısı Ä°lay Aksoy ile yaptığı canlı yayında Hatay'daki mülkiyet ve moloz sorununa dikkat çekerken çarpıcı ifadeler kullandı. 

Depremde yıkılan bina molozlarının döküm iÅŸlemlerinin Çevre Yasası'na uygun yapılmadığını dile getiren Açıkalın, "Buradaki çalışmaların verimliliÄŸine zarar verdiÄŸini, oradaki insanlara burada yaÅŸama git anlamına geldiÄŸini, bunun da demografik yapıya zarar vereceÄŸini söyledik. Burada yapılan hukuksuz iÅŸlem hem demografik yapısını deÄŸiÅŸtirir buranın hem halk saÄŸlığını tehdit eder uzun vadede Hatay'ı Türkiye'nin Çernobil'i yapar." ifadelerini kullandı.

Demokrat Parti Genel BaÅŸkan Yardımcısı Ä°lay Aksoy, 6 Åžubat'ta KahramanmaraÅŸ merkezli iki depremin en büyük yıkıma uÄŸrattığı illerden Hatay'ın Baro BaÅŸkanı Hüseyin Cihat Açıkalın'ı konuk etti. Burada Aksoy'un sorularını yanıtlayan Açıkalın, Hatay'da yıkılan ağır hasarlı binalarda yaÅŸayan vatandaÅŸların mülkiyet haklarından, moloz döküm iÅŸlemine ve Hatay'da yapılacak seçimlere kadar birçok konuda deÄŸerlendirmelerde bulundu.

"DAHA HIZLI TOPARLARIZ DAHA HIZLI Ä°LERLERÄ°Z”

Depremin ardından ağır hasarlı binaların yıkımında koordinasyonluk olduÄŸunu bildiren Açıkalın, "DoÄŸru bilgilendirme, bilgilendirmenin içerdiÄŸi hukuki gerekçeler, hukukun yaÅŸam, insan haklarını önceleyen onu merkezine alan bir yapıda olursa daha hızlı toparlarız daha hızlı ilerleriz." dedi.

"AYAÄžINIZA ÇAÄžIRARAK ASLINDA BÄ°LGÄ°LENDÄ°RME YAPMAK Ä°STEMÄ°YORSUNUZ DEMEKTÄ°R”

Hatay'da yapılacak yeni binalar ile ilgili proje sahibi firma ile görüÅŸtüklerini söyleyen Açıkalın, Ä°stanbul'da bilgilendirme toplantısı yapıldı. Ä°stediÄŸi kadar iyi niyetli bir bilgilendirme toplantısı olsun, siz Hatay'la ilgili bir konuyu 1200 km uzaklıkta bilgilendirmesini yapıyorsanız; depremden etkilenmiÅŸ zaten malını mülkünü kaybetmiÅŸ insanları adeta ayağınıza çağırarak aslında bilgilendirme yapmak istemiyorsunuz demektir." ifadelerini kullandı.

"GÜNDE ORTALAMA 100-150 BAÅžVURU ALIYORUZ”

Bölgede binlerce depremzede vatandaşın ÅŸikâyet dilekçesinin bulunduÄŸunu belirten Açıkalın, "Günde ortalama 100-150 baÅŸvuru alıyoruz bazı günler 300'ü buluyor. Toplam 8260 deprem soruÅŸturmasının takibini yapıyor. 33 ayrı insan hakları ihlali içeren özellikle kolluÄŸun, idarenin uygulamalarıyla ilgili suç duyurularımız var 5 ayrı idari davamız var.

"MUHTARLARIN O BÖLGEDE YAÅžAYAN Ä°NSANLARIN DESTEĞİNÄ° ALACAÄžIZ”

Hatay'daki depremin ardından 14 Mayıs'taki seçimler için de hazırlıklarını tamamladıklarını söyleyen Açıkalın, bir konuya da dikkat çektiÄŸini vurguladı. Açıkalın; "Birçok yurttaşımız hayatını kaybettiÄŸi halde ya da hayatını kaybettiÄŸiyle ilgili net bilgi olmadığından kayıp olarak aranıyorlar, bu insanlar adına oy kullanılmaması da önemli bir konu. O noktada muhtarların o bölgede yaÅŸayan insanların desteÄŸini alacağız." diye konuÅŸtu.

"DAHA HIZLI TOPARLARIZ DAHA HIZLI Ä°LERLERÄ°Z”

Ä°lay Aksoy ile Hüseyin Cihat Açıkalın'ın söyleÅŸisinden öne çıkanlar ÅŸöyle:

-Tam olarak Hatay halkı ÅŸu an kaybettikleri depremde kaybettikleri mülklerle ilgili ne sorunlar yaşıyor?

"Aslında en temel problem koordinasyonsuzluÄŸa baÄŸlı olarak bir bilgilendirme sorunu. Konumlandırmayı ve planlamayı doÄŸru yapmadığınız için; bu tür kriz anlarında en baÅŸta yapılması gereken doÄŸru koordinasyon. YurttaÅŸlar doÄŸru bilgilendirmeye sahip olmadığı için depremden sonraki sürecin nasıl ilerleyeceÄŸi konusunda bir fikre sahip deÄŸiller. DoÄŸru bilgilendirme, bilgilendirmenin içerdiÄŸi hukuki gerekçeler, hukukun yaÅŸam, insan haklarını önceleyen onu merkezine alan bir yapıda olursa daha hızlı toparlarız daha hızlı ilerleriz.

Zemin etütlerin doÄŸru yapıldığı, riskli alan içerisinde kalan mülkiyetinin doÄŸru deÄŸerlendirildiÄŸi yani mülkiyetten kaynaklanan anayasayla güvenceye alınan haklarının elinden alınmadığı maÄŸduriyet yaÅŸatılmadığı, bilimi hukuku referans alan, anayasadan kaynaklanan mülkiyet hakkının güvence altına alındığı bir çalışma olsa ve bu doÄŸru anlatılsa bu yaÅŸadığımız kaos olmayacak.

Yakın zamanda bu projelendirmeyle ilgili anlaşılan firmayla bir görüÅŸmemiz oldu. Ä°stanbul'da bilgilendirme toplantısı yapıldı. Ä°stediÄŸi kadar iyi niyetli bir bilgilendirme toplantısı olsun, siz Hatay'la ilgili bir konuyu 1200 km uzaklıkta bilgilendirmesini yapıyorsanız; depremden etkilenmiÅŸ zaten malını mülkünü kaybetmiÅŸ insanları adeta ayağınıza çağırarak bilgilendirme yapıyorsanız aslında bilgilendirme yapmak istemiyorsunuz demektir.”

"Ä°NÅžA EDECEK YAÅžAMIN Ä°ÇERÄ°SÄ°NE HUKUKU KONUMLANDIRMADAN NASIL Ä°LERLEMEYÄ° DÜÅžÜNÜYORSUNUZ”

-Hatay halkını temsilen kim gitti oraya?

"Çevre komisyonumuz, baromuzdan oluÅŸturduÄŸumuz bir heyet, esnaf odaları, buradaki halktan riski alan içerisinde mülkiyeti kalan yurttaÅŸlarımızın bir kısmı oradaydı ve çok yüksek katılımlı bir toplantı oldu, sanırım böyle bir toplantı onlar da beklemiyordu. Bana gelen bilgilere göre 200'ü aÅŸkın insan oradaydı.

Biz ihtar çektik bu firmaya. Toplantının Hatay'da yapılması gerektiÄŸini söyledik. Mimarlık ofisine bu iÅŸ nasıl hangi koÅŸullarda verildi. Burada yapılması planlanan iÅŸ nedir, bu yapılacak iÅŸle beraber Hatay halkını orada riski alan ilan edilen bölgedeki insanımızın mülkiyet hakkı ne olacak? Åžimdi siz yeni bir yaÅŸam inÅŸa ederken hukuku öncelemeden, inÅŸa edecek yaÅŸamın içerisine hukuku konumlandırmadan nasıl ilerlemeyi düÅŸünüyorsunuz böyle bir ÅŸey olabilir mi?”

"UZUN VADEDE HATAY'I TÜRKÄ°YE'NÄ°N ÇERNOBÄ°L'Ä° YAPAR”

-Hatay üzerinde çok büyük bir demografik deÄŸiÅŸime neden oluyor, bunu siz nasıl deÄŸerlendiriyoruz ve bu yeni imar da bu projenin bir parçası mı?

"Sadece yapılması planlanan imar, orada düÅŸünülen TOKÄ° dairelerinden tutun da güvenlikten bugüne kadar geliÅŸen süreçten üst üste koyduÄŸumuz zaman bu demografik yapının korunması gerektiÄŸi halde korunmadığının ve korunmayacağını görüyoruz. Yani siz yaÅŸam kültüründe mutfağı çok önemli bir yere koyan, misafir ağırlamaya kadar tüm ev içi fonksiyonlarını mutfaktan yürüten bir aileye 5 metrekarelik mutfaklardan oluÅŸan daireler yapıp teslim etmeyi planlıyorsanız bu aslında o aileye, orada oturma demektir. Sözde demografik yapıyı koruyacağız demek yetmez, saha çalışmasında bunu görmek istiyoruz biz.

Moloz depolama iÅŸi var. Çevre yasasının tarif ettiÄŸi ÅŸekliyle moloz depolanmayan ve insan saÄŸlığını riske eden enkaz kaldırma çalışmalarının aslında bir anlamda hem buradaki çalışmaların verimliliÄŸine zarar verdiÄŸini, oradaki insanlara burada yaÅŸama git anlamına geldiÄŸini, bunun da demografik yapıya zarar vereceÄŸini söyledik. Bu üç ayaklı bir ÅŸeydir, burada yapılan hukuksuz iÅŸlem hem demografik yapısını deÄŸiÅŸtirir buranın hem halk saÄŸlığını tehdit eder uzun vadede Hatay'ı Türkiye'nin Çernobil'i yapar. Siz buradan yetiÅŸen ürünlerin uzun vadede söylüyorum, oradaki alışveriÅŸ yapan insanların da saÄŸlığına zarar verme olasılığını söylüyorum bunu bilim insanları söylüyor.

"ÇEVRE KOMÄ°SYONUNDAKÄ° ARKADAÅžLARIMIZ BASIN AÇIKLAMASINDA BÄ°BER GAZI YEDÄ°”

Åžimdi acil olarak evet yıkım büyük depolama için yer bulanamadı o zaman bulunana kadar önce enkazı alelacele kaldırmak yerine ilk yapmanız gereken ÅŸey doÄŸru koordinasyonla bunu bilim insanların önderliÄŸinde hazırlarsınız, depolama tesisleri nerede olacaksa, önce o yerler bulunur, o yerlerin zemin etütleri yapılır öyle koyarsınız.

Daha 40 gün geçmeden kaldırılan enkazların sulak alanlara, yerleÅŸim yerlerine dökülmesi, hukukta mantıkta bilimde vicdanda karşılığı yok. Hukuka aykırı iÅŸ yapıyorsunuz dediÄŸimizde biz eleÅŸtiri alıyoruz. Baro dava açtı, bilimi hukuku takip ediyoruz. Sorgulanması gereken hukuk uygulansın diyen deÄŸil hukuku uygulamayan sorgulanmalı. Hukuku uygulayın dediÄŸimiz için Çevre komisyonundaki arkadaÅŸlarımız basın açıklamasında biber gazı yedi. MeslektaÅŸlarımız gözaltına alındı.”

"GÜNDE ORTALAMA 100-150 BAÅžVURU ALIYORUZ”

-Yıkılan binalarda eÅŸyalarını alamayan vatandaÅŸların kaçı maÄŸdur oldu, kaç dava açıldı?

"Günde ortalama 100-150 baÅŸvuru alıyoruz bazı günler 300'ü buluyor. Toplam 8260 deprem soruÅŸturmasının takibini yapıyor. 33 ayrı insan hakları ihlali içeren özellikle kolluÄŸun, idarenin uygulamalarıyla ilgili suç duyurularımız var 5 ayrı idari davamız var. Ayrıca onlarca vatandaşımız son bir haftadır kendi ÅŸahsi eÅŸyalarının içinde yıkılıp gittiÄŸi duruma itirazları var orada bize ulaÅŸan vatandaÅŸlara muhtarlara çaÄŸrı yaptım. Ä°tiraz hakkını öncelikle kullanın çünkü tebligatlar bilgilendirme usulüne uygun yapılmamış. Hemen akabinde iÅŸlemin durdurulmasıyla ilgili idare mahkemesinde yürütmeyi durdurma talepli davalar açıldı.

YurttaÅŸların birebir kendi taşınmazlarının yıkımına yönelik sürecin iptaliyle ilgili itiraz ve hemen akabinde idari davalarını açmaları gerekiyor. Çok büyük bir sayı, 36 bölgenin riski alan ilanı akabinde de sanıyorum 10 mahalleyle ilgili ihale süreci tamamlanmış enkaz kaldırma süreci, bunlarla ilgili konuların binlerce yurttaşımıza bunlar tarafından itirazın davasının takibi gerekir.

"BAROMUZA KAYITLI ARKADAÅžLARIMIZ VATANDAÅž ŞİKAYETLERÄ°NE YETÄ°ÅžEMEZ HALDE”

Uzun bir hukuki mücadele bekliyor bizi bir 10 yıl civarında buranın hem deprem nedeniyle hem deprem sonrası yaÅŸanan süreç ve devam eden bir süreçte umarım bu uygulamadan bir an önce dönerler, en baÅŸta doÄŸru bilgilendirme ve doÄŸru koordinasyon saÄŸlanır biz de o zaman asli çalışmalarımıza dönebiliriz. Åžu an inanın biz talebe yetiÅŸemiyoruz baromuza kayıtlı arkadaÅŸlarımız vatandaÅŸ ÅŸikayetlerine yetiÅŸemez haldeyiz. Ortalama her gün 100-150 baÅŸvuru alıyoruz sadece Antakya içinde.”

"SEÇÄ°M GÜVENLİĞİ KONUSUNDA SAHADA OLACAÄžIZ ÇOK KARARLIYIZ”

-Ne kadar seçmen geri gelebilecek; ne kadar yabancı seçmen buraya ilave edilecek? Suriye'de görev yapan memurların ne kadarı Hatay'da oy kullanabilecek seçim Hatay'da nasıl geçecek?

"Bizim asıl deprem öncesi baÅŸlayan seçim güvenliÄŸi çalışmamız vardı depremden sonra bu çalışmalarımızı tamamladık hatta ben bu konuÅŸmayı yaparken koordinasyon çadırımızda seçim güvenliÄŸi toplantısı yapılıyor. 300'e yakın gönüllü avukatımız da seçim güvenliÄŸi konusunda sahada olacağız çok kararlıyız.

Hatay'la ilgili genel endiÅŸelerimizi söyleyelim binaların çoÄŸu hasarlı olduÄŸu için o binaların bahçesinde kurulan çadırlarda veya konteynırlarda oy kullanılacak dileriz ki öne sürüldüÄŸü gibi hiçbir endiÅŸeye mahal bırakılmadan oy kullanılmadaki o iradenin sandığa yansımasında olması gereken mahremiyet oy kullanma kabinlerinin gizliliÄŸinden sandığa oyun atılması anına kadar o mahremiyete dair itirazlar ya da kuÅŸkular yaÅŸanmasın bunun için de orada.

Bir çok yurttaşımız hayatını kaybettiÄŸi halde ya da hayatını kaybettiÄŸiyle ilgili net bilgi olmadığından kayıp olarak aranıyorlar, bu insanlar adına oy kullanılmaması da önemli bir konu. O noktada muhtarların o bölgede yaÅŸayan insanların desteÄŸini alacağız çünkü onlar kendi bölgesinde oy kullanan kiÅŸileri tanırlar muhtarlara bu konuda büyük iÅŸ düÅŸüyor. Onları da bilgilendirdik çalışmalarımıza dahil ettik."