Jee Won 1985’te Güney Kore’de doğdu ve hemen evlatlık verildi. Koreli bir ailenin yanında kısa süre yaşadıktan sonra 1987’de Belçikalı bir aile tarafından sahiplenildi.
Kalabalık bir aileydi bu. 9 çocukları vardı. Hepsi de evlatlık. 7’si Kamboçya’dan, Jee Won ile birlikte 2’si ise Güney Kore’den.
İlk bakışta güzel bir öykü ama gerçek biraz farklı: Ailenin reisi evlatlık ticareti yapıyordu, karısı ise evdeki evlatlıkları köle olarak kullanıyordu.
Jee Won bir soyağacı sitesi olan “MyHeritage”da bir gün genetik profilini yayınlayınca, ABD’de yaşayan kendisinden bir yaş küçük bir kızkardeşi olduğunu keşfetti. Bu buluş onu çok sarstı. Hemen e-mail yoluyla iletişime geçip hem daha çok bilgi edinmek, hem de mümkünse buluşmak istedi. 48 saat hiçbir yanıt gelmedi. Jee Won, “Hayatımın en uzun 2 günü oldu” dedi. Sonunda küçük kardeş bir mesaj gönderdi: Adı, Darragh Hannan idi. Minnesota’da yaşıyordu. Yavaş yavaş, yazışmalarla birlikte ilişkileri gelişti. Ve buluşmaya karar verdiler. Nerde? Elbette doğdukları ülkede. Yani, Güney Kore’de.
Ve buluştular. Güney Kore’nin başkenti Seul’ün İncheon havalimanında.
İki kardeş şimdi bir yandan özlem giderirken, bir yandan da biyolojik ailelerini arıyorlar. Ama kolay bir iş değil: Çünkü iki çocuklarını evlatlık veren ailenin kimlik bilgileri sahte çıktı. O nedenle hayatta olup olmadıkları bile bilinmiyor.