Esther Rantzen, İngiliz medya dünyasının önemli isimlerinden biri. Akciğer kanserine yakalanan ve bugün 83 yaşında olan Rantzen, hastalıkla mücadelesini, ama ondan da önemlisi ötenaziyi ve destekli intiharı yasaklayan ülke yasalarının anlamsızlığını kamuoyuna anlatmak için şöhretini kullanmaya karar verdi. Sonuç: Hayatına İsviçre’de son vermeye hazırlanıyor.

Fenoreporter - Dış Haberler Servisi

Gazeteci ve sunucu olan Esther Rantzen, 20 yılı aşkın süre boyunca BBC’de “That’s Life!” (Türkçesi: Hayat bu) adlı programı sunarak üne kavuştu. 1973’ten 1994’e kadar düzenli yayınlanan program her bölümünde 15-20 milyon izleyiciyi kendine bağladı.

Rantzen daha sonra hayatını hayır işlerine, özellikle sorunlu çocukların rehabilitasyonuna adadı. Asalet ünvanı da var: “Dame”. (Not: Erkekler için kullanılan “Sir” ünvanının kadınlar için karşılığı.)

Rantzen bugün akciğer kanseriyle boğuşuyor. Hastalığının dördüncü evreye ulaştığını duyurdu. BBC’ye yaptığı açıklamada, durumu iyiye gitmezse, tıbbi yardımla ölmeyi planladığını anlattı. Ama İngiltere’de intihar yasak. Rantzen bu yasanın değişmesini, konunun referanduma götürülmesini istiyor, “Yasalar halkın taleplerine ve beklentilerine cevap vermeli” diyor.

İngiltere’de sadece intihar değil, tıbbi yardımla ötenazi de yasak. Birinin ölümüne yardım edenlere 14 yıla kadar hapis öngörülüyor.

Rantzen, ölümcül hastalığı, çok ciddi fiziki veya zihinsel sorunu olanlara doktor destekli intihar imkanı sunan Zürih’teki “Dignitas” kliniğiyle temasa geçtiğini, oradaki yetkililere bir tarama daha yaptıracağını, sonuç kötü çıkarsa ölmek için İsviçre’ye geleceğini bildirdiğini açıkladı, ekledi: “Bu kararımın ailemi ve dostlarımı zor duruma sokabileceğini biliyorum. Çünkü bu son yolculuğumda bana eşlik etmek isteyecekler. Bu da polisin soruşturma açmasına neden olacak.”

Esther Rantzen’in kaderini önümüzdeki haftalar belirleyecek. Ancak o, “Son nefesime kadar hükümetin ve parlamentonun, bir insana hayatının sonunu belirleme hakkını tanıyacak yasa değişikliği için cesaret göstermelerini isteyeceğim” diyor.