Geçmişten günümüze kadınların çeşitli nedenlerle öldürüldüğü öldürmek için türlü bahanelerin sebep olarak gösterildiği yok açık giyindi, yok efendim tebessüm etti, sıktığı parfüm sürdüğü ruj beni tahrik etti gibi akıl yoksunu kişilerin kendilerini haklı göstermek adına sundukları bahaneler yüzünden mi kadınlar öldürülüyor? Hayır! kadınlar kadın oldukları için öldürülüyor. Ortadoğu coğrafyasında kadına biçilen rol ataerkil toplumun getirisiyle beraber, Kadının yeri evidir! Kadın doğası gereği anne olmak zorundadır! Kadın eşine ve çocuklarına sahip çıkmak zorundadır! Kadın kadın kadın! kadınlar üzerinde kadınlar dışında herkesin bir fikri var. Kadına verilen ve gösterilen değer ikinci sınıf muamelesi olduğundan ve hukuksal caydırıcılığın bulunmamasından herkes öldürme hakkını kendinde buluyor. Artık yeter! Birinin, birilerinin bu hukuksuzluğa bir dur demeli. Kadın en başında insandır hayır diyorsa hayırdır!
25 Kasım Kadına Yönelik Şiddetle Mücadele Günü Tarihçesi
25 Kasım, Dominik Cumhuriyeti’nde, Trujillo diktatörlüğüne karşı mücadele eden Clandestina Hareketi’nin öncülerinden olan Patria, Minerva ve Maria Mirabel kardeşlerin sistem tarafından katledildiği tarihtir. Mirabel kız kardeşlerin, diktatörlüğün askerleri tarafından, tecavüz edildikten sonra vahşi bir şekilde katledildikleri, utanç gününün ve insanlık ayıbının yıl dönümüdür. 1960 yılının 25 Kasımında, Dominik Cumhuriyeti’nin kuzey bölgesinde, bir uçurumun dibinde üç kadının cesedi bulunur. Bunlar Mirabel kardeşlerdir. Ertesi sabah gazetelerde bu ölümlerin bir kaza sonucu meydana geldiğini anlatan haberler çıkar. Ama gerçek göründüğü gibi değildir. Mirabel kardeşler, ülkelerinde siyasal özgürlük için kararlılıkla mücadele ederek Latin Amerika’daki Diktatör Rafael Leonidas Trujillo’ya meydan okur. Bu yüzden diktatörlük tarafından zulme uğrayarak pek çok kez hapsedilir ve en son olarak da 25 Kasım 1960 yılında arabalarından zorla indirilerek tecavüz ve işkenceyle katledilirler. Önce 1981’de Dominik’te toplanan Latin Amerika Kadın Kurultayı’nda 25 Kasım, “Kadına Yönelik Şiddete Karşı Mücadele ve Uluslararası Dayanışma Günü’’ olarak kabul edilir. Daha sonra 1985 yılında, BM tarafından Kadına Yönelik Şiddetin Yok Edilmesi İçin Uluslararası Mücadele Günü ilan edilir.1981 den bu yana dünyanın dört bir yanında kadınlar; toplumsal cinsiyet eşitsizliğine, erkek şiddetine, tecavüze, tacize, savaşa, ırkçılığa ve ayrımcılığa karşı kadın dayanışmasını örüyor, seslerini yükseltiyorlar. Şüphesiz ne Mirabel kardeşler şiddete uğrayan ilk kadınlardı, ne de kadın son şiddeti son buldu.
Hayatta olmayan, olamayan tüm kadınlar ışıklar içinde uyusun! Başka bir dünyada daha güzel bir yaşamda yeniden buluşmak dileği ile..