Son derece ender görülen bir psikolojik hatalığa yakalanan bır İsviçreli gece-gündüz sadece bir şey düşünüyor: Vücuduna yabancı olarak algıladığı sol bacağının kesilmesi!

 

Fenoreporter - Sağlık Haberleri Servisi

 

Oysa bacak son derece normal olarak işlev görmeye devam ediyor.

 

İsviçre’de vücudun herhangi bir organını doktor onayı olmadan kesmek veya koparmak yasak. O nedenle sol bacak takıntısı yaşayan kişi, bu organından “kurtulmak” için çeşitli yöntemlere başvurdu: Bacağını yaralamak, böylece kesilmesinin yolunu açmak için karbon buzu denedi. Olmadı. Sol bacağını yoldan geçmekte olan kamyon ve otobüslerin tekerlekleri arasına uzatarak ezdirmeye çalıştı. Yine olmadı.

 

Örneğin Meksika gibi yasadışı cerrahinin yaygın olduğu ülkelerde sol bacağını kestirmenin yollarını araştırdı. 40’lı yaşlardaki İsviçreli eşine sadece bir söz verdi: Küçük yaşlardaki iki çocukları büyüyünceye kadar bacağını kesmeyecekti. Bugüne kadar sözünü tuttu.

 

Vücudun bir organından kurtulmak isteği, “Kimlik ve vücut bütünlüğü rahatsızlığı” denilen psikolojik bir hastalıktan kaynaklanıyor. Dünya Sağlık Örgütü’nün 2022’de tanıdığı bu psikolojik sorun, insanları bünyelerine yabancı gördükleri bir veya bir çok organdan kurtulma isteğine yöneltiyor. Bazıları kör ya da sağır olmayı düşlüyor, bazıları protez organlarla yaşamanın hayalini kuruyor. Ancak vakaların çoğunu sol bacağından kurtulmak isteyenler oluşturuyor.

 

Haberin kahramanı olan İsviçreli, “Sol bacağımdan kurtulma isteğimin ne kadar tuhaf geldiğini biliyorum. Özellikle de trajik koşullarda bir organını yitirmiş olanların bu arzumu çılgınlık veya delilik olarak görmelerini de anlıyorum. Ancak kendisine ait olmadığına inanan bir bacakla yaşamak istemeyen bir insanın neler hissettiğini de göstermek istiyorum.

 

Bu hastalık onda çocukluğundan bu yana var: Çocuk yaşlarında oyuncaklarının, kurşun askerlerinin sol bacaklarını kırıyordu. Onlarla empati kurabilmek için.

 

Son bilgi: Ne yazık ki, bu hastalığın henüz herhangi bir tedavisi bulunmuyor.