Fransa’nın Troyes kentinde eşini boğarak öldüren adam “Bu bir ötenaziyi” dedi ve beraat etti.

 

78 yaşındaki Bernard Pallot, mahkemede “Be katil değilim” diye haykırdı ve ekledi: “Büyük acılar çeken eşim Suzanne’ı kendi isteğiyle, boğarak öldürmek zorunda kaldım. Ne yazık ki yasalar insanın hayatına son verme arzusuna uygun değil. Madem insan haklarından söz ediyoruz, ölme hakkı da onun içinde yer almalı…”

 

Bir üniversitenin öğretim üyeliğinden emeli olan Profesör Bernard Pallot, 11 Ekim 2021’de hayatı katlanılmaz hale gelen eşinin baldırına önce arsenik enjekte etti. Ancak kadın ölmeyince, evinin garajında bulduğu bir kablo ile boğdu. Kabloyla kadının boğazını 20 dakika boyunca sıktığını anlattı. “Yöntem olarak vahşi gelebilir ama başka seçeneğim yoktu” dedi.

 

Kendisinin ihbarıyla polisler geldiğinde “Karımı ben öldürdüm. Onu boğdum. İşte şu odada yatıyor” dedi. Karısını çok sevdiğini, onun daha fazla acı çekmemesi için, bu aşkından ötürü öldürmek zorunda kaldığını belirtti. Ne var ki, savcı “Aşk için öldürmek” diye bir kavramın yasalarda yer almadığını, “Hiç kimsenin hiç kimseyi öldürme hakkı olmadığını”, ayrıca eşini “Vahşi bir biçimde öldürdüğünü” söyleyerek, Bernard Pallot’un 8 yıla kadar hapisle cezalandırılmasını istedi. Ancak yaşlı adamın sağlığının cezaevinde kalmaya elverişli olmadığını da kabul etti.

 

Kadın “Carrington hastalığı”na yakalanmıştı. Bu, çok seyrek görülen bir akciğer hastalığıydı. Sürekli düşüp bir yerlerini kırıyordu. Çünkü kemikleri iyice narin hal gelmişti. Son olarak kalça kemiği kırılmıştı. Bernard Pallot’un avukatı, “Ötenazi yasallaşsaydı, müvekkilim eşini elektrik kablosuyla boğmak zorunda kalmayacaktı” dedi.

 

Suzanne Pallot’un ölüm günü tek oğullarına telefon edip “Elveda” dediği ortaya çıktı. Oğul da mahkemede, “Babasının annesini çok sevdiği için öldürdüğünü” anlattı. Ayrıca Suzanne’ın cesedinin yanında bir not bulundu: “Ben Suzanne Pallot, aklım yerinde. Eşimden beni bu tedavisi olmayan ve artık dayanamadığım acılardan kurtarmasını bilinçli olarak istedim.” Mahkemenin kararı “Beraat” oldu.