Bir zamanlar sessiz olduğu sanılan okyanusların cıvıl cıvıl olduğu anlaşıldı. 1960’larda kambur balinanaların şarkıları keşfedilince doğayla iligili anlayışımız bir değişim geçirdi. Boyları 15 metreye kadar varabilen bu hayvanlar uzun yüzgeçlerle ve yiyeceği süzebilmesi için bir filtre sistemiyle donatılmış gövdeleriyle büyülüyor. Beslenmek için kuzey-güney yönünde, üremek için de tropikal sularda mola veriyorlar. Bu da izlenmelerini güçleştiriyor.

 

Fenoreporter - Dış Haberler Servisi

 

Kambur balinalar çok farklı sesler çıkarabiliyor. Ancak şarkları hayvanlar dünyasında çözülmesi en güç  olan bir besteyi andırıyor.Erkeklerin çıkardığı bu sesler her yıl yenilenen bir repertuvarın şarkılarını andırıyor. Henüz sırrı kesinlikle çözülememekle birlikte bunun dişileri aşka davet şarkıları olduğu düşünülüyor. Düşük frekanslı şarkılar yüzlerce kilometre uzaklığa kadar yayılıyor veya ulaşabiliyor.

 

Erkek kambur balinaların bu şarkıları saatlerce sürebiliyor ve final sahnesi şarkıyı söyleyenin kimliğini belirtecek özel bir ses tonuna dönüşüyor. Tüm erkek kambur balinalar sanki bir koro oluşturmuş gibi aynı şarkıyı söylüyor ama final nağmeleri birbirinden ayrılıyor.

 

Dahası her kambur balina sürüsünün şarkısı diğer gruplardan farklı. Bu da okyanustaki grupların hangi şarkının hangi sürüden geldiğini farketmelerini sağlıyor. Her yıl repertuvar değiştirilmesi, kambur balinaların insanlar gibi yenilik ihtiyaçlarına bağlanıyor. Bir kambur balinanın yaptığı yenilik, yine insanlarda olduğu gibi, tüm grup tarafından benimsenip taklit ediliyor. Böylece yeniliği yapan grubun erkekler, diğer grupların dişileri tarafından daha çok tercih ediliyor.