Gunther'in Serveti belgeseli gerçek mi? Netflix'te yayınlanan Gunther'in Serveti isimli belgesel sosyal medyada ve internette kullanıcılar tarafından araştırılmaya başlanırken, en çok merak edilen konu hikayenin gerçek mi yoksa kurgu mu olduğu. Peki Gunther'in Serveti belgeseli gerçek mi? Hikaye gerçek mi? Yoksa kurgu mu? Cevaplar haberimizde..

 

Gunther'in Serveti belgeseli gerçek mi? Netflix'te yayınlanan Gunther'in Serveti isimli belgesel sosyal medyada ve internette kullanıcılar tarafından araştırılmaya başlanırken, en çok merak edilen konu hikayenin gerçek mi yoksa kurgu mu olduğu. Peki Gunther'in Serveti belgeseli gerçek mi? Hikaye gerçek mi? Yoksa kurgu mu? Cevaplar haberimizde..

 

 

 

Gunther'in Serveti belgeseli gerçek mi? Hikaye gerçek mi? Yoksa kurgu mu?

 

Alman kontesin varisi olmadığı için 365 milyonluk servetini köpeği Gunther'e bırakması sonrası yaşananları konu alan belgesel serisi Gunther'in Serveti belgesel dizisi sosyal medyada gündem oldu. Bir Alman kurdu cinsi olan Gunther'in lüks yaşamı sosyal medyada gündem olurken, en çok merak edilen konu anlatılan hikayenin gerçek olup olmadığı. 

 

Hikayeye göre Alman Kontes Karlotta Leibenstein (ayrıca Carlotta Liebenstein şeklinde de yazılabiliyor. ) 1992 yılında hayatını kaybetti. Ölürken 80 milyon dolarlık servetini canından çok sevdiği köpeğini Gunther III.’e bıraktı. Bu para Gunther ve Gunther’in soyundan gelenleri dünyanın en zengin köpekleri haline getirdi.

 

Netflix’te yayınlanan Gunther’in Serveti belgeselinin ilk bölümünde “Karlotta Leibenstein Münih’te yaşayan bir Alman Kontes’ti” ifadelerini kullanan Gunther’in PR müdürü Lucy Clarkson sözlerine devam ederken eşinin ise Macaristan’dan Almanya’ya göçen bir mülteci olduğu ve üniversitede profesör olduğunu söyledi. Karlotta Leibenstein’ın ailesinin servetinin eczacılık işinden geldiği söylenmiştir. Karlotta Leibenstein 1992 yılında öldüğünde kendisinin bir akrabasının olmadığı, kendisine yakın birinin bulunmadığı bu yüzden tüm servetini en çok sevdiği köpeği Gunther III’e bıraktığı belirtilmiştir. Bu durumdan sonra Gunther kendi soyunda paranın kaldığına emin olmak için Gunther Trust isminde bir vakıf kurulmuştur. Karlotta Leibenstein diye biri hiçbir zaman gerçek olmadı ama Gunther dünyanın en varlıklı köpeklerinden biri olarak lanse ediliyor. Peki bu hikayenin neresi gerçek?

 

Bütün hikaye Merck tarafından satın alınan bir İtalyan eczacılık şirketi olan Istituto Gentili’nin çocuğu olan Maurizio Mian tarafından yaratılmıştır. 1995 yılında bir İtalyan gazetesine röportaj veren Mian uydurduğu kontes hikayesinin “Felsefesini kamulaştırmak için bir icat” olduğunu söylemiştir. Netflix’te yayınlanan Gunther’in Serveti belgeselinde Mian Gunther’in hikayesini yarattığını kabul etmiştir. Son bölümde Karlotta’nın resmi eşliğinde gerçeği açıklayan Mian’ın ailesine vergi konusunda Karlotta’nın yardım eden bir Alman olduğunu ama kontes olmadığını söylemiştir.

 

Yıllar sonra oluşan bir çok soru ve cevap olduğunu söyleyen Mian olayın aslını anlatması gerekirse Karlotta’nın “Liechtenstein’da bulunan bütün banka hesaplarının kontrolü alabilecek kadar kusursuz bir insandı ama ismi hiçbir zaman Karlotta Leibenstein” olmadı. Oğlunun ise intihar ettiği tamamen kurgusaldı. Orijinal Gunther’in sahibinin ise kız arkadaşı Antonella Signorini olduğunu söylemiştir.

 

Gunther’in Serveti belgeselinde Signorini’nin kendisi konu ile alakalı olarak “Gunther benim köpeğimdi. İsmi neden Gunther’di? İsmi Gunther’di çünkü Gunther Brigette Bardot’un eşiydi. Üçüncü Gunther olması ise bizim sahip olduğumuz üçüncü Alman Kurdu olduğu içindi. Kendisi hem benim hem Mian’ın köpeğiydi ve Mian köpeğe aşık olmuştu” ifadelerini kullanmıştır.

 

Signorini sözlerine devam ederken “Ben bir anda gerçekten köpeğe tutkuyla bağlandım. Benim en iyi arkadaşım oldu. Öyle hissettim. Ama Gunther çok hastaydı. Antonella Signorini Gunther’i 1980’de almıştı ve 1984’te çok hastalanmıştı. Mian Gunther’i osteoporoz ilaçları ile tedavi etmeye başladı ve baya da ilerletti. Sonrasında da hikaye başarıya ulaştı. Gunther iyileştikten sonra Mian arzularının merkezine Gunther’i koydu.  Bunun üzerine ben biraz Maurizio’ya darıldım ve kızdım.” ifadelerini kullanmıştır. Bundan sonra ise Gunther’in üzerinden Mian’ın aslında kendini anlattığı ve felsefesi için bir obje olarak kullandığı ortaya çıkmıştır.