Kadınlar uzun ve yoğun sancılardan sonra bir bebek dünyaya getirdikten sonra vücut kokularının değiştiğini farkediyorlar.

 

Fenoreporter - Sağlık Servisi

 

Birçok kadın doğumdan sonra “Soğan kadar kötü kokuyorum” diyor.

 

Hamilelikte vücut kokusu değişiyor. Çok sayıda kadın bazı kokulara karşı daha duyarlı hale geldiklerini, bazı kokulara ise hiç katlanamadıklarını söylüyorlar. Doğum sonrası süreçte de bu duyarlılık devam ediyor.

 

Uzmanlar “Hamileliğin ikinci üç ayından itibaren östrojen ve projesteron arttığını, doğumdan sonra kandaki bu hormonların birden düştüğünü, koku değişiminin bundan kaynaklandığını” belirtiyorlar.

 

Doğum sonrası hormon değişikliği öncelikle rahimin daralmasını sağlıyor. Ayrıca süt üretimine destek veriyor. İki hormon özellikle önemli: Süt üretiminde hayati bir rol oynayan “Prolaktin” ve aşk hormonu diye bilinen “Okitosin”.

 

Hormon dengesindeki değişiklik çok terlemekle de kendini gösterebiliyor. Hamilelik sırasında vücut çok su tutuyor. Doğumdan sonra bu su özellikle ter yoluyla dışarı atılıyor. Ayrıca bağırsakların çalışması ve kan hacmi de normale dönüyor.

 

Bunlara bir de zaman faktörü ekleniyor.  Doğumdan sonra birçok kadın daha az uyuyor, çoğu da kendilerini tükenmiş hissediyor. Ve de bebek nedeniyle kendisiyle ilgilenecek pek zaman bulamıyor.

 

Ardından doğumu izleyen 2 hafta boyunca kanama veya vajina akıntısı geliyor. Jinekologların son derece normal olduğunu belirttikleri bu kanama veya akıntı yaklaşık 6 hafta sürüyor. İşte bu kanama veya akıntı vücudun kötü kokular yaymasına neden oluyor. Sonra yavaş yavaş kayboluyor.