Afrika’nın Sierra-Leone ülkesinde iç savaş sırasında doğan ve ABD’ye göç edip Beyonce’nin “Lemonade” adlı albümünde  yer alan Michaela Mabinty DePrince 29 yaşında öldü.

 

Fenoreporter - Dış Haberler Servisi

 

Ölümüyle ilgili açıklamada şöyle denildi: “Hayatını yaşama gücü, hedefe ulaşma tutkusu ve bağışlayıcılığı yönlendirdi. Sanatına tutkusu, insani çabaları ve engelleri aşmak için sarsılmaz inancı bize her zaman yol gösterecek. O bir çok kişi için umut ışığıydı. Engeller ne olursa olsun, güzellik, iyilik ve iyi kalplilik hayatın en karanlık noktalarına uzatılmış bir fenerdi.”

 

Genç dansözün ölüm nedenine ilişkin hiçbir bilgi verilmedi. Michaela Mabinty DePrince, Harlem’deki “Dance Theatre”a birinci balerin olarak giren en genç dansöz olarak tarihe geçti. Daha sonra “Dutch National Ballet2 ve “Boston Ballet” gruplarında dansözlük, yani balerinlik yaptı.

 

Yeteneği Beyonce’nin “Lemonade” adlı albümünün klibinde rol almasıyla kamuoyu tarafından keşfedildi. Beyonce “Onunla aynı klipte oynamak benim için onur oldu” açıklaması yaptı.  Sierra Leone’deki iç savaş sırasında doğup anne ve babasını yitiren (Babası asiler tarafından öldürüldü, annesi ise açlıktan can verdi), bir öksüzler yurdunda büyüyen Michaela Mabinty DePrince çocukluğu boyunca savaşın dehşetini hergün yaşadı.

 

Yurtta ona “Şeytanın çocuğu” deniyordu ve eğiticileri hiç sevmiyordu. Çünkü açık lekelere yol açan bir cilt hastalığı olan “Vitiligo”ya yakalanmıştı. Yurttayken öğretmenlerinden biri asiler tarafından öldürüldü. Öğretmeni kurtarmaya çalışırken bir çocuk tarafından bıçaklandı.

 

3 yaşında ilk kez bir derginin kapağında bir balerin gördü. Yıllar sonra “Bu balerinin, güzelliği ve üstündeki kostümle beni büyüledi” diyecekti. O çocukluk yıllarında balenin ne olduğunu elbette bilmiyordu ama derginin kapağını sakladı ve bir gün o kapaktaki balerin kadar mutlu olmanın düşlerini kurdu.

 

Bir süre sonra ABD’nin New Jersey eyaletinde yaşayan bir çift tarafından evlatlık edinildi. Böylece ABD’de yeni bir hayata başladı. Onu evlatlık edinenler bale tutkusunu hayata geçirmesi için sonuna kadar destek oldular.