Sadece Hollywood’un değil ABD tarihinin en efsanevi isimlerinden olan Marilyn Monroe’nun ölümünün üstünden 60 yılı aşkın süre geçti. Ancak ‘İntihar mı etti. Cinayete mi kurban gitti’ tartışmaları hiç ama hiçbir zaman gündemden düşmedi.

 

Fenoreporter - Dış Haberler Servisi

 

Ve bomba gibi bir gelişme: Amerikalı yazar Maureen Callahan. Marilyn Monroe’nun terpi seanslarının ses kayıtlarını didik didik ederek önemli bulgulara ulaştı. Yazar. Bu bulgula sayesinde ‘İntihar mı, cinayet mi?’ sorusuna yanıt bulduğunu iddia ediyor. Vardığı sonuç: Cinayet! Öldürtenler de: Kennedy kardeşler. Yani. ABD Başkanı John Fitzgerald Kennedy ile kardeşi ve adalet Bakanı Robert (Not: Aile içindeki adı ile Bobby) Kennedy.

 

Marilyn Monroe’nun John ve Robert kardeşlerin karıştığı bir cinayete kurban gittiği iddiaları yeni değil.

 

Ancak Amerikalı kadın yazar “Ask Not: The Kennedys and the Women They Destroyed” (Türkçesi: Kennedy’leri ve mahvettikleri kadınları sormayın) adlı kitabında Marilyn Monroe’nun terapi sürecinde kaydedilmiş diyalogların çözümlerine yer veriyor.

 

Yazar Maureen Callahan. ’40 dakikalık bir diyaloğu dinledim. Marilyn Monroe gelecekle ilgili projelerini anlatıyordu. Dinlediğim bu kayıtlardan ve Doktoru Greenson’un bana anlattıklarından yola çıkarak, Marilyn Monroe’nun kesinlikle intihar etmediğini söyleyebilirim’ diyor.

 

Bu ses kayıtlarının yanı sıra Callahan Marilyn Monroe’nun ölümüyle ilgili dosyayı da baştan sona okudu.

 

Marilyn’in cansız vücudu 5 Ağustos 1962 sabahı evin bakıcısı tarafından bulundu. Yatağa uzanmıştı. Karnı çıplaktı. Elinde telefon vardı. FBI ekipleri eve gelince bazı telefon kayıtlarının silinmesi talimatı aldılar. Yazar Callahan anlatıyor:

 

‘Bu dosyalar 1980’lerde yeniden bulundu Kayıtlar 25 ile 30 Haziran arasında Marilyn’in dönemin Adalet Bakanı Robert Kennedy’yi 8 kez aradığını gösteriyor. Hatta son görüşme 8 dakika sürüyor. Bu görüşmelerin içeriği bilinmiyor. Ancak Marilyn’in 20 Temmuz’da kürtajla aldırdığı bebeğin babasını Robert Kennedy olduğu iddia ediliyor.