Amerika'nın önde gelen kuruluşlarından Bloomberg, Haziran 2023'te yapılması beklenen Türkiye Genel Seçimleri ile ilgili kapsamlı bir analiz yayınlarken dikkat çeken ifadeler kullandı. 

 

Amerika'nın önde gelen kuruluşlarından Bloomberg, Haziran 2023'te yapılması beklenen Türkiye Genel Seçimleri ile ilgili kapsamlı bir analiz yayınlarken dikkat çeken ifadeler kullandı. Amerika'nın önde gelen kuruluşlarından Bloomberg, Haziran 2023'te yapılması beklenen Türkiye Genel Seçimleri ile ilgili kapsamlı bir analiz yayınlarken dikkat çeken ifadeler kullandı. 

 

ABD'nin önde gelen medya kuruluşlarından Bloomberg, bu yıl Türkiye'de yapılacak seçimlerle ilgili kapsamlı bir analiz hazırladı. New York merkezli medya kuruluşu Bloomberg’de bu yıl yapılması planlanan seçimlerle ilgili dikkat çekici bir analiz yayınlandı. Bloomberg bünyesinde makale ve analizlerini paylaşan gazeteci Bobby Ghosh’un kaleme aldığı makalede seçimin gidişatı ile ilgili dikkat çekici iddialar ortaya atıldı. “2023’ün en önemli seçimi Türkiye’de yapılacak” başlığıyla kaleme alınan makalede, “Dünya kamuoyu bu yıl birçok ülkede yapılacak seçimleri yakından takip edecek. Nijerya’da Şubat’ta olacak seçim en kalabalık olacak, Ekim ayında Pakistan’da yapılacak olan en gürültülü olacak. Fakat en önemlisi hiç şüphe yok ki Haziran ayında Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Türkiye’de iktidarını üçüncü 10 yıla taşımaya çalışacağı seçim olacak” denildi. Bu yıl yapılacak seçim için, “Seçimden çıkacak sonuç, Washington ve Moskova ile birlikte Avrupa, Orta Doğu, Orta Asya ve Afrika’daki başkentlerdeki jeopolitik ve ekonomik hesaplamaları da şekillendirecek” yorumu yapıldı. Makalede, “Ankara’nın dünya ilişkilerine etkisi Erdoğan’ın uzun yıllar boyunca elde ettiği bir başarı. Fakat buna rağmen ülkesinde ve ülkesinin dışında farklı hissiyatlar var” denildi.

 

BAHAR AYLARI KRİTİK ÖNEME SAHİP

 

Analizde, “Batılı liderler Erdoğan’ın gitmesinden memnun olabilir. Rus yapımı füze savunma sistemi satın alarak NATO’nun güvenliğini riske attı, İsveç ve Finlandiya’nın üyeliğini engelleyerek hüsrana uğrattı ve son aylarda da Yunanistan’la gerilim yaşandı” denilirken Ankara-Washington hattında da gerilimin yüksek olduğu belirtildi. Türkiye’nin Rusya ile Ukrayna arasında arabulucu olduğuna da dikkat çekilirken, buna rağmen Erdoğan’ın Rus lider Vladimir Putin üzerinde bir etkisi olmadığı da öne sürüldü. Makalede bahar aylarının kritik olduğuna da dikkat çekildi.Analizde, “Erdoğan’ın anketlerde halen yüksek oy alması herhangi bir rakibi yenebileceğini gösteriyor, özellikle bahar aylarında ekonomi iyileşme sinyali verirse. Erdoğan, Birleşik Arap Emirlikleri ve Suudi Arabistan’dan gelecek yatırımlara ve Putin’in Türkiye’yi Rus doğalgazı için bir merkez oluşturma sözüne güveniyor” ifadesi kullanıldı.

 

Bobby Ghosh imzalı makalede, “Erdoğan ve partisi Kürt terörizmi ve Batı’nın kalleşliğini gündeme getirerek bir kültür savaşı başlatabilir ve eşcinselliğin aile kurumuna karşı olduğunu söyleyebilir. Yunanistan’a yönelik açıklamalar da milliyetçi duyguları körükleyebilir” denildi. Analiz, “Bu taktikler daha önce Erdoğan’ın kazanmasına yardımcı oldu. Yine yardımcı olabilir. Fakat Türkler sandığa gidene kadar Batılı liderler diken üstünde olacak” cümleleriyle son buldu.