Sosyal medyada yaptığı paylaşımlarla geniş kitlelerin dikkatini çekmeyi sürdüren ünlü sanatçı İbrahim Tatlıses'in oğlu Ahmet Tatlıses, Instagram sayfasından yaptığı paylaşımda babası İbrahim Tatlıses'in önceki gün Beyaz TV'de kendisi ve annesi Adalet Sara ile ilgili yaptığı şok açıklamalarla ilgili yanıtını paylaştı. 

 

Sosyal medyada yaptığı paylaşımlarla geniş kitlelerin dikkatini çekmeyi sürdüren ünlü sanatçı İbrahim Tatlıses'in oğlu Ahmet Tatlıses, Instagram sayfasından yaptığı paylaşımda babası İbrahim Tatlıses'in önceki gün Beyaz TV'de kendisi ve annesi Adalet Sara ile ilgili yaptığı şok açıklamalarla ilgili yanıtını paylaştı. Son dönemde yaptığı açıklamalarla geniş kitlelerin dikkatini çekmeyi sürdüren ünlü sanatçı İbrahim Tatlıses'in oğlu Ahmet Tatlıses, Instagram sayfasından yaptığı paylaşımda babası İbrahim Tatlıses'in önceki gün Beyaz TV'de kendisi ve annesi Adalet Sara ile ilgili yaptığı şok açıklamalarla ilgili yanıtını paylaştı. 

 

İbrahim Tatlıses ile büyük oğlu Ahmet Tatlıses arasındaki gerilim artarak devam ediyor. Ünlü türkücünün dün katıldığı canlı yayında yaptığı zehir zemberek açıklamalara oğlundan cevap geldi. "Ben vurulunca şirkete gidip, kasayı boşattı", "Yedi dükkan verdim, hepsini batırdı", "Sevgilimle ayırmak için büyü yapıldı" iddialarına cevap veren, annesi Adalet Sara hakkındaki sözlere de tepki gösteren Tatlıses, "Kendisinin akıl sağlığıyla ilgili şüphelerim artmıştır" ifadesiyle şoke etti. Sosyal medyada Babalar Günü mesajı yayınlayan İbrahim Tatlıses, "Baba candır. Babanın kıymetini bilmeyenler ahmak oğlu ahmaktır" mesajını yazdı. Bu tweet'in ardından Adalet Sara, isim vermeden eski eşi Tatlıses'i hedef aldı. Usta sanatçı ise Beyaz TV'de yayınlanan 'Beyaz Magazin' programına telefonla bağlanarak, çok konuşulacak açıklamalarda bulundu.

 

İbo, uzun süredir arasının bozuk olduğu bilinen büyük oğlu Ahmet Tatlıses ve Urfa'da evlendiği ilk eşi hakkında şu ifadeleri kullandı: Adalet Hanım'dan 45 sene önce ayrılmışım, 45 senedir maaş ödüyorum. Bir ay maaş ödemesem şirketin altını üstüne getiriyorlar. Oğluna yedi dükkan verdim, hepsini batırdı. Neyin helalliğini alacakmışım? Hiçbir kadını mağdur etmem, neyim varsa onlarındır. O 'Oğlum' dediğim var ya Ahmet, en büyük ihaneti yapan o. Benden ne istiyorlar bilmiyorum. Varımı yoğumu veriyorum, yine kurtulamıyorum. 70 yaşındayım, hala sahneye çıkıyorum. Canıma yetti. Ben sağlığımla mı uğraşayım, onlarla mı uğraşayım? Bütün evlatlarımdan razıyım, en büyüğü hariç. Bir insana yedi dükkan verirsin, yedisi de batar mı? Akrabanın akrabaya ettiğini akrep bile etmezmiş. Ahmet'in ismini bile anmak istemiyorum. Beyin kanaması geçirdi, hastaneye gitmedim. Bir damla gözyaşı dökmedim, dökmem! Bodrum'dan çıktım geliyorum, bana telefonda bir laf etti. Ayıp laflar, bir baba evladına etmez. Söylemeyeceğim burada. 2011 yılında başından vurulduğu dönemden ve eski eşine verdiği maddi yardımdan da bahseden İbrahim Tatlıses, "İhanete uğradım ihanete. Ben vuruldum, direkt şirkete gidip kasayı boşaltı. Niye diğer çocuklarım yapmıyor da o yapıyor? Benim niye ellerim kasılıyor, içime attığım için. Ben bu haldeyken bana bu yapılır mı? Neymiş efendim, 3 bin TL maaş yetmiyormuş. Adalet Hanım senin bende ne hakkın var? Hala kiranı ödüyorum, sana orada bina yaptım içinde oturuyorsunuz. Ölene kadar da oturun, helali hoş olsun. Ama yeter ya" şeklinde konuştu.

 

Ölümüme yakın ne yapacağımı biliyorum!

 

Geçtiğimiz günlerde yaptığı "Çekirdek ailemi mahvettiler" paylaşımı da sorulan ünlü türkücü, anlattıklarıyla duyanları şoke etti: Bodrum'daki evime domuz yağı sürmüşler. Yoksa ben burada çekirdek ailemi kurmuştum, evleniyordum. Şu anda ayrıyız. Dünya bir tarafa o bir tarafa. Beni en mutlu eden insan, seviyorum. Bütün mallarımı da onun üzerine yapacağım. İnşallah barışırız. Hepiniz biliyorsunuz kim olduğunu; Gülçin Karakaya. Kızın kafasını çelmişler. Ona ev de aldım, araba da. Her şey feda olsun, o benim sol yanım. Kimse yanımda yokken, o benim yanımdaydı. Aramızdaki yaş farkı hiç önemli değil. Çocuklarım 'para gitmesin' diye evlenmemi istemiyor. Ben ölümüme yakın ne yapacağımı biliyorum. Her şeyimi Mehmetçik Vakfı'na vereceğim. Cenazem çıkar, yine Ahmet'e istediğini vermem!

 

Bana bir ev bile vermedi!

 

Babasının olay yaratan suçlamalarının ardından söz sırası Ahmet Tatlıses'e geçti. Sosyal medya hesabından "Kamuoyunun dikkatine" başlıklı bir paylaşım yapan Tatlıses, "Her ne kadar aile mevzularından bahsetmek istemesem ve bugüne kadar bu konularda açıklama yapmaya mesafeli dursam da İbrahim Tatlıses'in benim, annem ve ailem ile ilgili yaptığı açıklamalar korkunç, akılalmaz ve gerçeği yansıtmayan iftiralara döndüğü için açıklama yapmam zaruri hale gelmiştir" dedi. Tatlıses'in şirket kasasını boşaltmadığını, babasından hiç dükkan almadığını savunan ve iş yerlerini kapatma kararının perde arkasını anlatan ünlü isim, şu açıklamayı yaptı:

 

Kendisi vurulduğu dönemde beni kasasını boşaltmak ile suçlamıştır. İbrahim Tatlıses'in başına bu elim olay geldiğinde ben ameliyat ve tedavi sürecinde İstanbul hatta Almanya'da dahi devamlı hastanedeydim. Evinin de bulunduğu şirkete bir kez gittim, muhasebecisi eşliğinde bende anahtarı dahi bulunmayan evi ve kasası açıldı, sayım yapıldı. Varlıkları muhasebecisi, şirket müdürü ve şirket çalışanları eşliğinde raporlanarak imzalandı. Buna o dönem herkes şahittir. Bir diğer bahsi geçen olay kendisinin 'Yedi dükkan verdim, hepsini batırdı' söylemiyle ilgilidir. Mecidiyeköy'de 2000'lerin başında bir dükkan açtım, kendisi franchise sistemini Türkiye çapında iptal etti. İşlerimizin bozulmasıyla kapattık. Yine bu olaydan yıllar sonra bir AVM'de gıda üzerine dükkan açtım, yıllar sonra AVM'nin yüksek kira maliyetleri üzerine devrettim. İş hayatı normları içinde gerçekleşen bu hadiseleri 'Ben yaptım, batırdı' gibi aksettirmesini rahatsızlığına veriyorum. Nitekim kendisi benim yüzümden bir zarara uğramamıştır ve benim yıllardır süren kendi imkanlarımla sürdürdüğüm iş hayatım devam etmektedir. Bugüne kadar kendisi bana bir ev dahi vermemiştir ama bana ihtiyaç duyduğu her an gözüm kapalı canımı ortaya koymuşumdur.

 

 

"AKIL SAĞLIĞIYLA İLGİLİ ŞÜPHELERİM ARTTI”

 

Ahmet Tatlıses, 'Sevgilim Gülçin Karakaya ile ayırmak için büyü yaptılar' iddiası ve annesi Adalet Sara ile ilgili olarak ise "Değil annem kim olursa olsun dini inanışlarından ötürü kendi hür iradesiyle seçtiği kıyafet üzerinden birinin aşağılanmasına göz yumamam. Hiç kimse benim annemi 'kara peçeli' diyerek aşağılayamaz. Hiç kimse benim anneme 'yılan' diyemez. Benim abbem kendi halinde, eşrafında herkesin saygı duyduğu eski bir devlet memuru ve namuslu bir kadındır. Domuz yağı sürdüler, sevgilime büyü yaptılar, bizi ayırdılar' gibi ardı arkası kesilmez, korkunç, utanç verici iftiraları asla kabul etmiyorum ve milyonların önünde 'Büyü yaptılar, domuz yağı sürdüler' gibi açıklamalarıyla kendisinin akıl sağlığıyla ilgili olan şüphelerim artmıştır. İbrahim Tatlıses yıllar boyunca kiminle ne istiyorsa onu yaşamış, söylemlerinde belirttiği gibi özel hayatındaki insanlara belli mallar vermiş ve evlatları tarafından asla özel hayatına karışılmamış, tek bir ilişkisine dahi yorum yapılmamış bir insandır" açıklamasını yaptı. Babasının 'miras'la ilgili aldığı karara da değinen Ahmet Tatlıses, "Aile meselelerinin bu denli çarpıtılarak sırf beni tahrik etmek üzerine kurgulanmasından rahatsızlık ve üzüntü duyuyorum. Yıllarca neler yaşandığını, neler yapıldığını anlatmak bana yakışmaz, Her ne olursa olsun topluma mal olmuş bir sanatçı olarak kendisini rencide etmek istemiyorum. Üzerime atılmış bu aslı atarı olmayan suçlamalara cevap verip, susuyorum. Yine kendisinin katıldığı canlı yayında 'Ölmeden önce onlara öyle bir tuzak kuracağım ki' söyleminin yorumunu da kamuoyunun takdirine bırakıyorum" mesajını yazdı.

 

"Beyin kanaması geçirdi, hastaneye gitmedim. Bir damla gözyaşı dökmedim, dökmem!" diyen 70 yaşındaki sanatçıya, oğlu Ahmet'in cevabı şöyle oldu: Yedi çocuk ve dokuz torun sahibi eşim ve evladım Rüzgar'ı annesi Tülay Hanım ile evlenmeden önce olağan bir tartışmamızda baba-oğul dertleşmesinde bir cümleyi fazlasıyla abartarak bugün hala konuşmasına anlam veremediğim gibi, 15 yıl önceki bir mevzuyu gündeme getirmekteki maksadını çözmüş değilim. Ayrıca bahsettiği gibi kendisine hiç hakaret etmedim, ağza alınmayacak sözler sarfetmedim. Zaten aylardır kendisi ile diyaloğum yok. Bunu da kendisi beyin tümörü ameliyatımda 'Görmedim, gitmedim, gözümden bir damla yaş gelmedi' diyerek cümlelere dökmüştür. Ne kadar can acıtıcı olsa da bu davranışı ve söylemleri beni değil, kendisini bağlar.